Göbeklitepe, Türkiye ile Suriye sınırında yer alan, insanlık tarihinin en önemli arkeolojik alanlarından biri olarak dikkat çekiyor. 11.000 yıl öncesine tarihlenen bu alan, dünya çapında büyük bir keşif olarak kabul ediliyor. Yapılan kazılar, devasa taş sütunlarla bezeli büyük bir yapıyı ortaya koymuş olsa da, bu tarihi yapıyı kimlerin inşa ettiği ve ne amaçla kullandığı hâlâ bilinmemektedir. Peki bu arkeolojik sit alanı neden bu kadar önemli? İşte uzman arkeologların konu hakkında verdiği önemli bilgilerin bir kısmı;
Göbeklitepe’yi Eşsiz Kılan Özellikler
• Piramitlerden Çok Daha Eski: C14 karbon tarihleme yöntemiyle elde edilen verilere göre, Göbeklitepe'deki taş sütunlar yaklaşık 11.000 yıl öncesine dayanıyor. Bu, Mısır Piramitleri ve Stonehenge gibi yapıtların çok öncesine tarihlenen bir alan olduğu anlamına geliyor.
• Kimliği Belirsiz Bir Medeniyet: Göbeklitepe’yi inşa eden halk hakkında kesin bir bilgi bulunmuyor. Bu halkın hangi kültüre ait olduğuna dair hiçbir yazılı kaynak ya da işaret ortaya çıkmamıştır.
• Tarım ve Hayvancılık Yok: Kazılarda bulunan tohumlar, yerel tarımın yapıldığına dair bir iz bırakmazken, avcılıkla geçinen bir toplum yapısı olduğu ortaya çıkmıştır. Burada evcil hayvanlara ait kalıntılar bulunmamaktadır.
• Bir Tapınak mı, Anıt mı? Göbeklitepe’nin yerleşim yeri olmadığı biliniyor; zira burada hiçbir insan cesedi bulunmamıştır. Ayrıca herhangi bir dini figür veya tanrı tasviri de yer almaz. Göbeklitepe’nin büyük ihtimalle bir anıt ya da ritüel alanı olduğu düşünülmektedir.
Gökyüzü Figürleri ve Kozmik Felaket İzleri
Göbeklitepe’nin en dikkat çekici özelliklerinden biri, duvarlara işlenmiş yılan figürleridir. Bu figürler, bazı araştırmacılar tarafından, yaklaşık 12.000 yıl önce gerçekleşen büyük bir kozmik felaketi simgeliyor olabilir. Dünya çapında büyük yıkımlara yol açan asteroit ya da kuyruklu yıldız yağmurları, dönemin halkları için bir felaketi işaret ederken, Göbeklitepe belki de bu felaketi anmak amacıyla inşa edilmiştir.
Çözülmeyen Sorular ve Gizemler
Göbeklitepe hakkında hâlâ pek çok soru cevapsız kalmaktadır:
• Bu halkın şehirleri nerede? Göbeklitepe yalnızca bir tapınak ya da anıt mıydı, yoksa başka yerleşim yerleri de var mıydı? • Hangi kültüre aitlerdi? Bu halkın gelenekleri ve yaşam biçimleri hakkında ne kadar bilgi var? • Göbeklitepe’yi kimler inşa etti ve buraya nasıl geldiler? Bu medeniyetin kökenleri hâlâ belirsiz.
Göbeklitepe, sadece insanlık tarihinin erken dönemine dair soruları gündeme getirmekle kalmıyor, aynı zamanda kozmik felaketlere dair de büyük bir gizem barındırıyor. Gelecek yıllarda yapılacak daha fazla araştırma, bu alanın sırlarını daha derinlemesine açığa çıkarabilir ve bilinmeyen eski medeniyetin izleri gün yüzüne çıkabilir.