18. yüzyıl Avrupa’sının en iyi klasik müzik bestecileri arasında olan Mozart hakkında gerçekler...
Mozart'ın Babası Leopold Mozart, Salzburg Katedrali’nde besteci ve müzik öğretmeniydi. Mozart 4 yaşına geldiğinde bir şarkıyı sadece 30 dakikada öğrenebiliyordu.
Mozart 6 yaşındayken ailesi kraliyet saraylarında sahne alıyordu. Mozart, Habsburg’un Viyana dışındaki yazlık evinde, kendisinden iki ay büyük olan Arşidüşes Marie Antoinette ile tanıştı.
8 yaşındayken ilk parçasını yayınladı. 11 yaşında geldiğinde ise ilk operası olan Apollo et Hyacinthus yazdı.
Sosyeteden dışlanan ve parası biten Mozart ve ona eşlik eden annesi, Paris 2. bölgede soğuk ve harap bir otele sığındılar. Annesi hastalandı ve 3 Temmuz 1778’de 57 yaşındayken öldü. Leopold Mozart, bu durumdan oğlunu sorumlu tuttu.
Mozart, babası ve kız kardeşiyle birlikte Strasbourg, Mannheim, Münih ve Augsburg üzerinden Salzburg’a geri döndü. Orada mahkeme organizatörü olarak iş buldu ama mutlu değildi. Salzburg’da kalırsa yalnızca yerel kilisesi için müzik besteleyebilecekti. Bu dönemde yaşadığı zorluklara rağmen Mozart yine de iki önemli beste yazdı: Symphony No. 32 (K318) ve Symphony No. 33
Mozart’ın hayatı 1781’de Viyana’ya taşındığında değişti. Mozart orada piyano konçertoları ve senfonileri ile hızlıca ün kazandı. Viyana’ya taşındıktan bir yıl sonra soprano Constanze Weber ile evlendi.
O zamanlar orta sınıf aileler sıklıkla bebeklerini süt yerine arpa suyuyla besliyordu. Mozart, kendisi gibi çocuğunun da arpa suyuyla beslenmesi gerektiğine inanıyordu.
Mozart sonunda bir sütannenin oğlunu emzirmesine izin verdi ama ne yazık ki Raimund doğduktan iki ay sonra öldü.
Mozart’ın kuşu da onun bestelerinden bölümler söyleyebiliyordu.
Mozart son bestesini tamamlayamadan öldü. Mozart’ın hastalıktan öldüğü düşünülüyor.