Binlerce insan hem irsi hem de farklı faktörlerin etkisi nedeni ile saçlarını kaybetme noktasına gelmekte. Görüntüyü oldukça etkileyen bu problem psikolojik sorunlara yol açtığı gibi hayatı olumsuz yönde etkilemekte. Çeşitli nedenlere bağlı olan dökülmelerde saç diplerinin aktif olup olmadığı saçları geri kazanma noktasında çok önem taşıyor. Son yılların en moda yöntemlerinden olan saç ekimi için birçok hasta kliniklere ve konunun ehli doktorlara başvuruyor. Uzmanların saç ekimi hakkında verdikleri bilgiler şu şekilde;

Saç Ekimi Nedir?

Saç ekimi, saç dökülmesi sorunu ya da saç kaybı yaşayan kişilerde seyrelme ve kellik sorununa doğal ve kalıcı bir çözüm yoludur. Saç kökünün artık aktif olmadığı, saçsızlığın oluştuğu alanlara sağlıklı saç köklerinin mikro cerrahi yöntemlerle nakledilmesi işlemine saç ekimi adı verilmektedir. Saç ekiminde dökülen bölgeye, hastanın kendi sağlıklı saçları eklenmektedir. Saç ekimi tamamen kişiye özel planlanır ve uygulanır. Saç ekimi operasyonuyla hastanın genellikle ense bölgesindeki dökülmeye dirençli saç kökleri toplanır ve seyrelme olan ya da tamamen dökülmüş olan kısımlarda açılan kanallara ekilir. Amaç; baş bölgesinde ekim yapıldığı belli olmayacak doğallıkta, kalıcı bir şekilde saçlı görünüm kazandırmaktır. Saç ekim işlemi aslında küçük bir cerrahi operasyondur. Bu nedenle uzman ve bu konuda deneyimli doktorlar ve ekip tarafından hastane ortamında yapılması en güvenli yoldur. Saç ekimi uygulaması ile kişiye kendi saçları hiç dökülmemiş gibi kalıcı olarak kazandırılmaktadır. Saç ekiminde amacımız; kişiye modern tıbbi uygulamalarla konforlu bir şekilde doğal saçlı görünümü tekrar sağlamaktır.

Saç ekimi kimlere uygulanabilir?

Hayatın İlk Besini: Anne Sütünün Vazgeçilmez Rolü Hayatın İlk Besini: Anne Sütünün Vazgeçilmez Rolü

Günümüzde 50 yaş üzeri erkeklerin neredeyse yüzde 50’si saç dökülme sorunuyla karşı karşıya kalmaktadır. Dolayısıyla saç ekimi erkekler için en çok uygulanan kozmetik cerrahi olmaktadır. Saç kaybı, sadece erkeklere özgü bir durum değildir. Birçok kadın da saç kaybı ya da seyrekleşme sorunu yaşayabilmektedir.

Neden saç kaybı olur?

Saç kaybının en önemli nedenlerinden biri genetik kodlanma özelliğidir; ancak ilerleyen yaş, travmatik yaralanmalar sonrası veya çeşitli tıbbi rahatsızlıklar sonucunda da oluşabilmektedir. Doktor kontrolü ile teşhisi konulduktan sonra donör saha da yeterli saç kökü olan tüm kişilere saç ekimi başarılı bir şekilde uygulanmaktadır.
Sadece kafa derisi değil kaş, bıyık ya da sakal gibi vücutta kıl olan tüm bölgelerdeki kayıplarda da ekim yöntemi başarılı bir şekilde uygulanabilmektedir.

Saç ekimi nasıl yapılıyor?

Uygulamada genellikle enseden alınan saç kökleri, hedeflenmiş saçsız bölgeye ekilmektedir. Alınan bu saç köklerine greft denilmektedir. Seyrek olarak bazı durumlarda kişinin ensesinde ya da şakak bölgesinde yeterli yoğunlukta sağlıklı saç bulunmamaktadır. Bu gibi durumlarda kişinin kolları ya da göğüs duvarı gibi kıl içeren başka bölgelerinden de saç kökü alınabilmektedir. Uygulama, saç kaybının miktarına bağlı olarak bir kaç saatte gerçekleşmektedir. Saçsız alan çok büyük ise tedavinin tamamlanması için bir kaç seans gerekebilmektedir.

Genellikle müdahale sedasyonla lokal anestezi altında yapılmaktadır. Saç ekiminden sonra baş kısmına özel bir bandaj uygulanmaktadır. Kişi 1-2 saat sonra taburcu edilmektedir. Çok az görülse de ağrı durumlarına karşı ağrı kesiciler ile kontrol sağlanmaktadır. Genellikle 3 günlük ev istirahatı sonrası baş kapalı olacak şekilde iş hayatına dönülebilmektedir. İlk pansuman 5. gün yapılmaktadır.
Saç Nakli Yöntemleri

Foliküler Ünite Transplantasyonu (FUT)

Bu yöntemde, ense üzerindeki sağlıklı ve dökülmemiş bölgeden alınan saçlı deri, mikroskop altında doğal yapıları bozulmadan, saç ve saç köklerini barındıracak şekilde 1’li, 2’li, 3’lü ve 4’lü kümelere ayrılarak seyrelmiş ya da tamamen dökülmüş olan bölgeye ekilir.
Ensede saçların alındığı bölge, plastik ve rekonstrüktif cerrahi yöntemlerine uygun olarak dikilir. Bu sayede, arkadaki dikiş izi en aza indirgenmiş olur ve iz ancak saç tamamen kazıtıldığında görülebilir. Dikiş, ameliyatı takip eden 12–15. günde alınır.

Foliküler Ünite Ekstraksiyonu (FUE)

Foliküler ünite ekstraksiyonu (FUE) yöntemi, saç köklerinin özel ince uçlu iğneler ile ense üzerinden ya da vücudun belirli bölgelerinden tek tek alınarak seyrelmiş ya da tamamen dökülmüş olan bölgeye nakledilmesidir. Ense üzerinde dikiş olmadığı için, dikiş izi de söz konusu değildir.
FUT veya FUE yöntemlerinin, sonuçları bakımından birbirinden farkı yoktur. Eğer saç çizgisi doğru hazırlanmış ve yönlendirilmeleri doğru yapılmış ise her iki yöntemin de sonuçları doğal görünmektedir.

Saç Ekimi Sonrası Neden Saç Dökülmesi Görülür?

Saç ekimi prosedürünün uygulanmasından birkaç hafta sonra ekilen saçlar dökülecektir. Bu normal ve beklenen bir durumdur. Yerlerine oturup kan ile beslenmeye çalışan saç kökleri bir süreliğine fazla yüklerini bırakır. Dökülen saçlar 3-4 ay sonra tekrar uzar. Bu geçici dökülmeden sonra ekilen saçlar arasında kökleri yeterli derecede beslenebilenler tamamen yerlerine oturacak ve normal şekilde çalışacaktır. Ancak aynı bölgede halihazırda var olan orijinal saçlar zamanla dökülmeye devam edebilir ve tekrar saç yoğunluğunun azalması nedeniyle ileride yeni bir saç ekimi prosedürünün uygulanması planlanabilir. Saç dökülmesi ameliyattan sonra aşamalı olarak devam edebilir. Yeni saç çizgisi bölgesinde doğal olmayan bir görünüm oluşursa ileride başka cerrahi işlemler uygulanabilir.

İyileşme Süresi

Saç ekimi ve sonraki ilk üç gün saçlar kesinlikle yıkanmamalıdır. Üç gün geçtikten sonra, ilk yıkama saç ekim merkezinde gerçekleştirilir. Saç diplerinde kırmızı noktalar meydana gelmesi ve kabuklanma olması, hastaların endişelenmemesi gereken son derece normal bir durumdur ve kısa bir süre içerisinde geçer.
Kabuklanmanın kalıcı olması durumunda ise, saçların çıkması ve uzaması engellenebileceğinden, hastanın doktora danışması gerekir. Ekim işleminden birkaç hafta sonra başlayan ve altı ay kadar sürebilen ikinci süreçte, önce zayıf saçlar dökülür, ardından da yeni saçlar çıkmaya başlar. Bu süreç boyunca da hastaların dikkat etmeleri gereken belli başlı noktalar vardır.

Denize ve özellikle de havuza girmemek, duş alırken çok sıcak su kullanmamak ve saçları yüksek basınçlı suya maruz bırakmamak, saç sabitleştirici jöle, sprey gibi ürünlerden uzak durmak bunlardan bazılarıdır. Saçların büyük bir bölümü, operasyondan sonraki 6 – 9 ay içerisinde çıkmış olur. Saçların tamamen çıkması ve uzaması ise 1 yılı bulabilir.

Tüm bunlara ek olarak  İslam şartlarında saç ekiminin caiz olup olmadığı konusunda o kadar çok araştırma yapılıyor ki sizleri bu konuda da aydınlatmak istedik. Diyanet konu ile ilgili şu açıklamaları yapıyor;

Hz. Peygamber’in (s.a.s.) saç eklemeyi ve ekletmeyi yasakladığı yönündeki rivayetler sahih kaynaklarımızda yer almaktadır.

Konuyla ilgili hadisleri değerlendiren İslam âlimleri, bir kimsenin, saçına başkasının saçını eklemesini veya başkasının saçından imal edilen peruğu takmasını caiz görmemişlerdir. Çünkü bu gibi işlemlerde saygın olan insanın bir parçası kullanılmaktadır ki; bu, zorunlu hâller dışında caiz değildir. Ancak insan saçı dışında ipek, iplik, yün ve benzeri maddelerden yapılmış peruğun takılmasını, fakihlerin çoğunluğu caiz görmektedir. 

Günümüzde cerrahi bir operasyon olarak yapılan saç ekimi uygulaması ise kişinin kendi saçının alınıp saç kaybına uğrayan bölgeye nakledilmesi şeklinde olduğundan söz konusu yasak kapsamında değildir.

Saç ekimi için tüm sağlık konularında olduğu gibi yine işin ehli olan uzmanlara başvurmak çok önemli. Hem konu hakkında hem de en iyi doktorlar hakkında detaylı bir araştırma yapmak memnuniyetlik açısından oldukça değer taşıyor. 

Editör: Merve Kiraz