Erzincan'da Doğum Oranları: Doğu Anadolu'da Farklı Bir Tablo
Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK) tarafından yayımlanan 2023 yılı doğum istatistikleri, ülkemizde doğum oranlarının genel olarak düşüş gösterdiğini bir kez daha ortaya koydu. Ancak, bu genel eğilimin dışında, Doğu Anadolu Bölgesi'nde bazı iller dikkat çekici bir doğum oranına sahip. Özellikle Erzincan ili, komşu illeriyle kıyaslandığında farklı bir tablo sunuyor.
Geçen Yıllara Göre Değişim
Toplam doğurganlık hızı, 2001 yılında 2,38 çocuk iken, 2023 yılında 1,51 çocuk seviyesine geriledi. Bu durum, Türkiye'deki doğurganlık oranlarının nüfusun yenilenme düzeyi olan 2,1’in altında kaldığını gösteriyor. Erzincan'da, son yıllarda doğurganlık hızında bir azalma yaşadı. Erzincan 2001 yılında daha yüksek bir doğurganlık oranına sahipken, 2023 itibarıyla bu oran düşüş göstermiştir.
TÜİK verilerine göre, Doğu Anadolu Bölgesi'nde doğum oranları en yüksek iller arasında Şanlıurfa, Şırnak ve Mardin yer alırken, Erzincan bu illerin gerisinde kalıyor. Ancak, Erzincan'ın komşu illeri olan Sivas, Gümüşhane ve Tunceli ile kıyaslandığında doğum oranlarının daha yüksek olduğu görülüyor.
Türkiye genelinde doğan bebeklerin cinsiyet dağılımı, erkek bebeklerin kız bebeklere göre daha fazla olduğunu ortaya koyuyor. Ancak iller arasında cinsiyet oranına dair belirgin farklılıklar bulunuyor. Erzincan, cinsiyet dağılımında Türkiye ortalamasıyla yakın bir profil sergilerken, Şanlıurfa gibi illerde erkek bebeklerin oranı daha belirgin bir şekilde yüksek.
İlginç bir detay olarak, Erzincan'da ilk doğum yaşının da bölge ortalamasına göre iller arasında yüksek yaş aralığında olduğu gözlemlendi.
Doğu Anadolu Bölgesi'nde doğum oranları, Türkiye genelindeki düşüş eğilimine rağmen bazı illerde hala yüksek seviyelerde seyrediyor. Erzincan, bu iller arasında farklı bir konumda yer alarak, bölgedeki doğum oranlarının çeşitli faktörlerden etkilendiğini gösteriyor. Bu durum, hem bölgenin sosyo-kültürel yapısı hem de ekonomik koşullarıyla yakından ilişkili. Ancak, doğum oranlarını etkileyen faktörler karmaşık ve çok boyutlu olduğundan, bu konuda daha kapsamlı araştırmalara ihtiyaç duyuluyor. Bu veriler, gelecekteki nüfus politikaları ve aile planlaması stratejileri için önemli bir referans noktası oluşturuyor.
