Lenf kanseri yani lenfoma, vücudun bağışıklık sistemi hücrelerinden olan lenfositlerin kontrolsüz şekilde büyümesi ve çoğalmasıyla ortaya çıkar. Daha çok lenf bezlerinde görülür, bu da vücudun enfeksiyonlara karşı ilk savunma hattını oluşturan kritik yapılarını etkiler. Lenfoma, Hodgkin lenfoma ve Hodgkin dışı lenfoma olmak üzere iki ana türe ayrılır. Bu türler, farklı belirtiler ve tedavi yöntemleri gerektirebilir.
Lenfoma Belirtileri Nelerdir?
Lenfoma belirtileri, hastalığın türüne göre değişiklik gösterebilir, ancak genellikle aşağıdaki semptomlar ortaya çıkar:
- Ağrısız, büyüyen lenf bezleri
- Sebebi bilinmeyen ateş
- Açıklanamayan kilo kaybı
- Şiddetli gece terlemeleri
- Sürekli yorgunluk hissi
- Öksürük ve göğüs ağrısı
- Karın bölgesinde şişlik ve ağrı
- Kaşıntı
Bu belirtiler, lenfoma dışında başka sağlık sorunlarıyla da ilişkili olabilir. Ancak, belirtiler 2 haftadan uzun sürerse, bir doktora başvurulması önemlidir.
Lenfoma Risk Faktörleri
Lenfomanın tam olarak neyin tetiklediği hâlâ tam olarak bilinmemekle birlikte, bazı risk faktörleri hastalık gelişimini artırabilir. Bu faktörler arasında genetik yatkınlık, bağışıklık sistemi zayıflığı ve bazı enfeksiyonlar yer alır. Lenfomanın erkeklerde kadınlara kıyasla daha sık görüldüğü, özellikle 15-34 yaş ve 55 yaş üstü bireylerde daha fazla görüldüğü bilinmektedir.
Risk faktörleri şunlar olabilir:
- Ailede lenfoma öyküsü
- Epstein-Barr virüsü (EBV) enfeksiyonu
- HIV enfeksiyonu
- Çeşitli kimyasallara maruz kalma (özellikle zirai ilaçlar)
- Çeşitli virüsler (HTLV, HHV-8, Hepatit C, Helicobacter Pylori)
Bu faktörlerden birine sahip olmak, lenfoma gelişimi için doğrudan bir garanti değildir. Risk faktörleri taşıyan bazı kişiler yıllarca lenfoma geliştirmeyebilirken, risk faktörü taşımayanlar da hastalıkla karşılaşabilir.
Lenfoma Tanısı ve Yöntemleri
Lenfoma şüphesiyle başvurulan hastalarda öncelikle bir dizi test yapılır. Bu testler, hastalığın varlığını ve yayılımını tespit etmek amacıyla kullanılır. Yaygın tanı yöntemleri şunlardır:
- Kan Testleri: Tam kan sayımı, lenfositlerin durumu ve biyokimyasal analizler yapılır.
- Akciğer Filmi: Lenf bezlerindeki büyümeleri tespit etmek için kullanılır.
- Biyopsi: Şüpheli lenf bezlerinin alınarak patolojik incelemeye tabi tutulması, kesin tanı koyulmasını sağlar.
- Bilgisayarlı Tomografi (BT): Lenf bezlerinin yayılımını belirlemek için ayrıntılı görüntüleme sağlar.
Bu tanı yöntemleri, lenfomanın evresinin doğru bir şekilde belirlenmesine yardımcı olur, bu da tedavi sürecinin etkinliğini artırır.
Lenfoma Tedavisi
Lenfoma tedavisi, hastalığın türüne ve evresine bağlı olarak değişir. Yavaş ilerleyen lenfomalarda tedavi genellikle hastalığın seyri izlenerek başlar. Bu hastalarda, düzenli takip ve belirtiler başladığında tedavi başlatılabilir.
Hızlı seyirli lenfomalarda ise kemoterapi, biyolojik tedaviler (monoklonal antikorlar) ve gerektiğinde radyoterapi uygulanabilir. Tedaviye dirençli hastalar veya tedavi sonrası nükseden hastalar için daha agresif tedavi seçenekleri sunulabilir. Bunlar arasında kök hücre nakli, yüksek doz tedavi ve Car T Cell tedavisi yer alır.
Takip ve Korunma
Tedavi sonrası hastalar, nüks riskine karşı düzenli olarak izlenir. İlk iki yıl daha sık takip yapılırken, toplamda beş yıl süresince hasta izlenir. Ayrıca, lenfoma riskini azaltmak için sağlıklı bir yaşam tarzı benimsemek büyük önem taşır. Sigara ve alkol gibi zararlı alışkanlıklardan kaçınılması, düzenli egzersiz yapılması ve dengeli beslenme bağışıklık sistemini güçlendirebilir.
Erken tanı ve tedavi ile lenfoma kontrol altına alınabilir, bu yüzden herhangi bir belirti durumunda doktora başvurmak hayati önem taşır.