2016 yılında ByteDance tarafından kurulan TikTok, kısa sürede dünya çapında büyük bir sosyal medya fenomeni haline geldi. Ancak, yıllardır süren tartışmalar ve eleştirilerle platform, özellikle ABD ile olan ilişkilerinde ciddi bir krizle karşı karşıya. TikTok’un Çin’e ait olduğu gerekçesiyle ABD, kişisel veri güvenliği ve çocuklara yönelik zararlı içeriklerden dolayı sık sık platformu hedef aldı. Bu durum, TikTok’un ABD’de yasaklanma ihtimalini giderek somutlaştırdı.
ABD Başkanı Joe Biden, 2023 yılının başlarında TikTok’un sahibi ByteDance'e, platformu 19 Ocak 2025’e kadar bir Amerikalı şirkete satması gerektiğini, aksi takdirde ABD’de yasaklanacağını belirten bir yasa tasarısını imzaladı. Bu gelişme, TikTok kullanıcıları ve içerik üreticileri için büyük bir belirsizlik yaratmış durumda. 170 milyonun üzerinde ABD kullanıcısına sahip olan TikTok, özellikle içerik üreticileri için büyük bir sektöre dönüşmüşken, bu yasak olasılığı platformun geleceğini tehdit ediyor.
Son günlerde, TikTok fenomenlerinin bu olasılığa karşı önlem almayı başardığı bilgisi gündeme geldi. Birçok ünlü TikTok fenomeni, takipçilerini alternatif sosyal medya platformlarına yönlendirmeye başladı. Instagram, YouTube ve Threads gibi platformlarda etkinlik gösteren içerik üreticileri, TikTok’tan başka mecralara geçiş yaparak, hayranlarına çekilişler düzenleyip, özel yayınlar gerçekleştiriyor. Bazı fenomenler, TikTok’tan yayınladıkları içeriklerin linklerini YouTube hesaplarına yönlendiriyor. Bu adımlar, TikTok’un yasaklanması durumunda takipçilerinin kaybolmaması için alınan önlemler olarak dikkat çekiyor.
TikTok'un geleceği belirsizliğini korurken, içerik üreticilerinin geçiş süreçleri hız kazanıyor. Ancak ABD ile yaşanan bu gerilim, platformun küresel çapta da büyük bir krize sürüklenmesine neden olabilir.