MÖ 400 civarında, sıcaklıkların 49°C'ye kadar çıktığı sert Pers çöllerinde, antik mühendisler inanılmaz bir başarıya imza attı: buz üretimi. "Yakhchal" adı verilen bu büyüleyici yapılar, o dönemin mühendislik bilgisi ve mimarinin ne denli ileri olduğunu gösteriyordu. Yakhchallar, çölün kavurucu sıcağında bile yıl boyunca buz üretip depolama imkânı sağlıyordu.
Bu yapılar, çevresel koşulları akıllıca avantaja dönüştüren bir tasarıma sahipti. Geceleri, üstü açık olan sığ su havuzları, doğal soğuma sağlamak amacıyla yıldızlı gökyüzüne maruz bırakılıyordu. Radyatif soğutma yöntemi sayesinde su, gece boyunca donar ve sabah olmadan işçiler buzu toplayarak derin ve iyi yalıtılmış odalarda saklarlardı.
Yakhchallar, sadece buz üretmekle kalmaz, aynı zamanda o dönemin toplumu için büyük bir besin muhafaza sistemine dönüşür. Meyve, et ve süt ürünlerini soğutma imkânı sağlayan bu yapılar, elitlerin yanı sıra halkın da faydalanabileceği bir hizmet sunuyordu. Buzun korunması, kalın tuğla duvarlar, stratejik havalandırma kanalları ve yer altı su yolları sayesinde mümkün oluyordu.
Bu olağanüstü mühendislik harikaları, 60 metreye kadar yükselebilen görkemli kubbeleriyle yalnızca dönemin fiziksel ve mimari bilgisiyle değil, aynı zamanda çevre mühendisliğinin ne kadar ileri olduğunu da gözler önüne seriyor. Bugün, İran'da ayakta kalan bazı Yakhchallar, antik Pers mühendisliğinin birer hatırası olarak, tarihin derinliklerinden günümüze ulaşan birer anıt olarak varlıklarını sürdürüyor.