Türkiye'nin dört bir yanında yer alan şehirler, yalnızca coğrafi özellikleriyle değil; sahip oldukları kültürel, tarihi ve doğal miraslarıyla da benzersiz kimlikler taşıyor. Her biri, kendine has değerleriyle ziyaretçilerine unutulmaz deneyimler sunuyor. İşte Türkiye’nin gözde şehirlerinden 7'si ve onları farklı kılan özellikleri;

Karabük: Demir-Çeliğin Başkenti, Safranbolu'nun Gölgesinde

Türkiye'de ilk demir-çelik fabrikasının kurulduğu şehir olan Karabük, endüstriyel geçmişiyle önemli bir yere sahip. Ancak adını duyanların aklına ilk olarak Safranbolu geliyor. Özgün Osmanlı mimarisini yansıtan, 18. ve 19. yüzyıllara ait yaklaşık 2000 geleneksel Türk evinden 800’ü bugün koruma altında. UNESCO Dünya Mirası Listesi'nde yer alan bu eşsiz ilçe, adeta zamanın içinde bir yolculuk sunuyor.

Aksaray: Vadide Saklı Tarih – Ihlara

İç Anadolu’nun ortasında yer alan Aksaray, etrafı Konya, Nevşehir, Niğde ve Ankara gibi illerle çevrili. Ancak onu diğerlerinden ayıran en önemli özelliği Ihlara Vadisi. 100 metrelik yüksekliği aşan kanyon benzeri bu doğal güzellik, 14 kilometrelik yürüyüş rotasıyla tarih, doğa ve huzuru bir arada sunuyor.

Anadolu'da Zamana Direnen 15 Büyüleyici Antik Tiyatro Anadolu'da Zamana Direnen 15 Büyüleyici Antik Tiyatro

Bartın: Amasra’da Tarihle İç İçe Bir Sahil Masalı

Karadeniz'in kıyısında yer alan Bartın, özellikle Amasra ilçesiyle ön plana çıkıyor. 3000 yıllık geçmişi, tarihi kalesi, geleneksel evleri ve denizin iki yakasını birbirine bağlayan Kemere Köprüsü ile Amasra; doğa ve tarihin eşsiz bir birleşimi olarak ziyaretçilerini büyülüyor.

Erzurum: Doğunun Görkemli Şelalesi – Tortum

Tarihi yapılarıyla öne çıkan Erzurum, doğal zenginlikleriyle de adından söz ettiriyor. Sarıkamış, Palandöken gibi kayak merkezlerinin yanı sıra, 48 metre yüksekten dökülen ve 21 metre genişliğe ulaşan Tortum Şelalesi, sadece Türkiye’nin değil, dünyanın da en büyük şelalelerinden biri olarak göz dolduruyor.

Adıyaman: Tarihin Zirvesinde – Nemrut Dağı

Binlerce yıl boyunca sayısız medeniyete ev sahipliği yapan Adıyaman, tarih tutkunları için adeta bir açık hava müzesi. Şehri dünyaya tanıtan en önemli değer ise Nemrut Dağı. Kommagene Kralı Antiochos tarafından yaptırılan devasa heykeller, hem büyüklükleri hem de taşıdıkları anlamlarla hayranlık uyandırıyor.

Sakarya: Sapanca Gölü’nde Huzurun Adresi

Marmara Bölgesi’nde yer alan Sakarya, şehir yaşamının hemen kıyısında doğayla buluşma imkânı sunuyor. Adını aldığı Sakarya Nehri kadar, uçsuz bucaksız manzarası ve sunduğu dinlenme olanaklarıyla Sapanca Gölü de bu şehri özel kılıyor. Hafta sonu kaçamaklarının vazgeçilmezi haline gelen göl, doğaseverlerin gözdesi.

Burdur: Antik Kentlerin Sessiz Tanığı – Sagalassos

Salda Gölü’nün berrak sularıyla tanınan Burdur, aynı zamanda Türkiye’nin turizme açılan ilk mağarası İnsuyu ve kendi adını taşıyan gölüyle de doğaseverleri cezbediyor. Ancak şehri dünya çapında özel kılan, Roma dönemine ait yapılarıyla öne çıkan Sagalassos Antik Kenti. 2009 yılında UNESCO Dünya Mirası Geçici Listesi’ne alınan bu arkeolojik alan, tarihin taşlara kazınmış hali adeta.

Kastamonu: Ilgaz Dağlarının Gölgesinde Büyüyen Miras

Karadeniz’in köklü şehirlerinden Kastamonu, edebiyattan doğaya pek çok alanda iz bırakmış bir yer. Cide’den İnebolu’ya, kanyonlardan koylara uzanan doğal güzellikleriyle dikkat çeken şehir, özellikle Ilgaz Dağları ile tanınıyor. Türkülerde adı geçen bu dağ, hem yerli halkın hafızasında hem de doğaseverlerin rotasında unutulmaz bir yer edinmiş durumda.

Editör: Merve Kiraz