Türkiye İstatistik Kurumu (TÜİK), 2022 yılı Yoksulluk ve Yaşam Koşulları İstatistiklerini paylaştı. Toplumun genel düzeyine göre belirli bir sınırın altında gelire sahip olan bireyler göreli anlamda yoksul sayılmaktadır. Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı 2022 yılında aynı düzeyde kalarak yüzde 14,4 oldu. Medyan gelirin yüzde 60'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre hesaplanan yoksulluk oranı ise son yılda 0,3 puan artarak yüzde 21,6 olarak gerçekleşti.
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 40'ı dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre, yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,9 puanlık azalış ile yüzde 7,6 olarak gerçekleşti. Medyan gelirin yüzde 70'i dikkate alınarak belirlenen yoksulluk sınırına göre hesaplanan yoksulluk oranı ise bir önceki yıla göre 0,6 puanlık artış ile yüzde 29,3 oldu.
Yoksulluk oranı en düşük haneler tek kişilik haneler oldu.
Hanehalkı tipine göre eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranlarına bakıldığında; tek kişilik hanehalklarında yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 1,0 puan artarak yüzde 7,5, çekirdek aile bulunmayan birden fazla kişiden oluşan hanehalklarında ise 2,6 puan artarak yüzde 11,7 olmuştur. En az bir çekirdek aile ve diğer kişilerden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranı 1,1 puan artarak yüzde 19,6, tek çekirdek aileden oluşan hanehalklarının yoksulluk oranı ise 0,3 puan azalarak yüzde 13,9 oldu.
Okur-yazar olmayanların yüzde 27,7'si, yükseköğretim mezunlarının ise yüzde 2,6'sı yoksul
Eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'si dikkate alınarak hesaplanan yoksulluk oranına göre; okur-yazar olmayan fertlerin yüzde 27,7'si, bir okul bitirmeyenlerin yüzde 24,4'ü, lise altı eğitimlilerin yüzde 13,8'i, lise ve dengi okul mezunlarının ise yüzde 7,8'i yoksul olarak hesaplandı. Yükseköğretim mezunları ise yüzde 2,6 ile en düşük yoksulluk oranına sahip grup oldu.
Maddi ve sosyal yoksunluk oranı yüzde 16,6 oldu
Geçen yıllarda yayımlanan maddi yoksunluk tanımı Eurostat tarafından revize edilerek tanımın içine sosyal yoksunluk kriterleri de dahil edildi.
Maddi ve sosyal yoksunluk oranı hesabında hane düzeyinde sorgulanan değişkenler; otomobil sahipliği, ekonomik olarak beklenmedik harcamaları yapabilme, evden uzakta bir haftalık tatil masrafını karşılayabilme, kira, konut kredisi ve faizli borçları ödeyebilme, iki günde bir et, tavuk, balık içeren yemek yiyebilme, evin ısınma ihtiyacını karşılayabilme ve yeni eklenen mobilyaları eskidiğinde değiştirebilme durumudur. Geçen yıllarda maddi yoksunluk tanımına dahil olan çamaşır makinesi, renkli televizyon ve telefon sahipliği yeni tanımdan çıkarılmıştır.
Bu oran için fert düzeyinde yeni eklenen değişkenler ise; eskimiş giysileri yerine yenisini alabilme, düzgün iki çift ayakkabıya sahip olabilme, ayda en az bir kez tanıdıkları ile toplanabilme, ücretli boş zaman faaliyetlerine katılabilme, kendini iyi hissetmek için bir miktar para harcayabilme ve kişisel amaçlı kullanım için internet sahipliği olarak belirlenmiştir.
Yukarıda belirtilen on üç maddenin en az yedisini karşılayamayanların oranı olarak tanımlanan maddi ve sosyal yoksunluk oranı; 2021 yılında yüzde 18,1 iken 2022 yılı anket sonuçlarında 1,5 puan azalarak yüzde 16,6 olarak tahmin edildi.
Sürekli yoksulluk oranı yüzde 14,0 oldu
Dört yıllık panel veri kullanılarak hesaplanan sürekli yoksulluk oranı, eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 60'ına göre son yılda ve aynı zamanda önceki üç yıldan en az ikisinde de yoksul olan fertleri kapsamaktadır. Buna göre, 2022 yılı anket sonuçlarına göre sürekli yoksulluk oranı bir önceki yıla göre 0,2 puan artarak yüzde 14,0 oldu.
Göreli yoksulluk oranı en düşük TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis) bölgesinde gerçekleşti
İBBS 2. Düzey bölgelerinin her biri için eşdeğer hanehalkı kullanılabilir fert medyan gelirinin yüzde 50'sine göre hesaplanan yoksulluk sınırına göre, gelire dayalı göreli yoksulluk oranının en yüksek olduğu bölgeler; yüzde 15,0 ile TR62 (Adana, Mersin), yüzde 14,6 ile TRA2 (Ağrı, Kars, Iğdır, Ardahan) ve yüzde 14,3 ile TR31 (İzmir) oldu.
Göreli yoksulluk oranı en düşük olan İBBS 2. Düzey bölgeleri ise yüzde 3,7 ile TRC1 (Gaziantep, Adıyaman, Kilis), yüzde 6,3 ile TRB1 (Malatya, Elazığ, Bingöl, Tunceli) ve yüzde 7,5 ile TRA1 (Erzurum, Erzincan, Bayburt) oldu.
Yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanların oranı yüzde 32,6 oldu
Göreli yoksulluk, maddi ve sosyal yoksunluk ve düşük iş yoğunluğu göstergelerinin en az birinden yoksun olma durumu olarak açıklanan yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında olanların oranı ilk kez bu yıl hesaplandı.
2022 yılı sonuçlarına göre fertlerin yüzde 32,6'sı yoksulluk veya sosyal dışlanma riski altında kaldı. Bu oran yaş gruplarına göre incelendiğinde; 0-17 yaş grubunda yüzde 42,7, 18-64 yaş grubunda yüzde 30,2, 65+ yaş grubunda ise yüzde 20,5 olarak tahmin edildi.
Kendilerine ait bir konutta yaşayanların oranı yüzde 56,7 oldu
Oturulan konuta sahip olanların oranı geçen yıla göre 0,8 puan azalarak 2022 yılında yüzde 56,7 olarak hesaplanırken, kirada oturanların oranı yüzde 27,2, lojmanda oturanların oranı yüzde 1,1, kendi konutunda oturmayıp kira ödemeyenlerin oranı ise yüzde 15,1 oldu.
Konutun izolasyonundan dolayı ısınamama en çok karşılaşılan konut ve çevre problemi oldu
Kurumsal olmayan nüfusun yüzde 33,6'sı konutunda izolasyondan dolayı ısınma sorunu ile sızdıran çatı, nemli duvarlar, çürümüş pencere çerçeveleri vb. problemleri yaşarken, yüzde 21,7'si trafik veya endüstrinin neden olduğu hava kirliliği, çevre kirliliği veya diğer çevresel sorunlarla karşılaştı.
Taksit ödemeleri veya borçları olanların oranı yüzde 59,4 oldu
Geçen yıla göre konut alımı ve konut masrafları dışında borç veya taksit ödemesi olanların oranı 4,3 puan azalarak yüzde 59,4 oldu. Nüfusun yüzde 6,2'sine bu ödemeler yük getirmezken yüzde 17,7'sine çok yük getirdi. Hanelerin yüzde 59,6'sı evden uzakta bir haftalık tatil masraflarını, yüzde 41,5'i iki günde bir et, tavuk ya da balık içeren yemek masrafını, yüzde 31,1'i beklenmedik harcamaları, yüzde 20,4'ü evin ısınma ihtiyacını, yüzde 65,4'ü eskimiş mobilyaların yenilenmesini ekonomik olarak karşılayamadığını beyan etti.