Erzincan ovasının kuzey doğu kenarında yer alan volkan konilerinden en ilgi çekici olanı Altıntepe’dir. Altıntepe, şehir merkezine 15 km. uzaklıkta, Erzincan-Erzurum karayolunun 100 m. kuzeyinde yer alan günümüze kadar ulaşabilmiş en sağlam Urartu şehirlerinden bir tanesi. Urartu döneminde kurulan bu yerleşim yeri birçok arkeolojik kazılar ile gün yüzüne çıkarılan bir yaşam kanıtı.  
    
Altıntepe, Urartu medeniyetinin önemli yerleşim yerlerinden biri olarak Anadolu arkeolojisine büyük katkılar sağlamıştır. Burada ortaya çıkarılan yapılar ve kalıntılar, Urartu kültürünün nadir ve önemli örneklerini temsil etmektedir.

Kale içindeki Urartu dönemine ait yapılar arasında iç kale, surlar, tapınak, apadana ve depo binaları bulunur. Ayrıca, açık hava tapınağının temel kalıntıları da keşfedilmiştir. Urartu sonrası döneme ait hayvan figürleriyle süslü mozaik tabanlı kilise kalıntıları, bölgenin zengin tarihini yansıtan önemli buluntulardandır.
Bu kalıntılar, Ankara’daki Anadolu Medeniyetler Müzesi’nde sergilenmektedir ve birçok akademik çalışmada incelenmiştir. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın desteğiyle Altıntepe'nin arkeoparka dönüştürülmesi, hem tarihsel eserlerin korunması hem de halkın bu zengin kültürel mirası tanıması açısından büyük bir adım olmuştur.

Erzincan’da kurslara ilgi giderek artıyor Erzincan’da kurslara ilgi giderek artıyor

1959 yılında Ankara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Tahsin Özgüç'ün liderliğinde başlatılan kazılar, bölgedeki Urartu Dönemi'ne ait önemli kalıntıları gün yüzüne çıkarmıştır. 1967 yılına kadar süren bu çalışmalar, iç kale kapısı, tapınak-saray kompleksi, açık hava tapınağı ve mezarlar gibi yapıları ortaya çıkarmıştır.

Kazılarda elde edilen buluntular arasında fildişi ve metal eşyalar, miğferler, kalkanlar ve çeşitli seramikler yer almaktadır. Özellikle Altıntepe'de bulunan figür ve motifler, bu dönemin kültürel zenginliğini gözler önüne sermektedir.
Bölgedeki kalıntılar, Anadolu arkeolojisine önemli katkılar sağlamakta ve Urartu kültürünün nadir örnekleri olarak değerlendirilmektedir. Kazıların ardından hazırlanan restorasyon projeleriyle bölge, açık hava müzesine dönüştürülmüştür. Bu sayede ziyaretçilere hem tarihi hem de kültürel bir deneyim sunulmaktadır.

Erzincan'a yolu düşen herkesin bu noktaya mutlaka uğraması ve bu tarihi  havayı solumasını şiddetle tavsiye ediyoruz.


 

Editör: Merve Kiraz