Dünyanın en derin gölü olan Baykal Gölü, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde yer alıyor ve gezegenin tatlı suyunun %20’sini barındırıyor. 23 milyon kilometreküplük hacmiyle, Baykal, Sibirya’nın güneyinde, İrkutsk şehri yakınlarında, doğanın eşsiz bir hazinesi olarak varlığını sürdürüyor. “Sibirya’nın Mavi Gözü” olarak bilinen bu göl, sadece derinliğiyle değil, 25 milyon yılı aşkın yaşıyla da dikkat çekiyor.
Baykal Gölü’nün yüzölçümü 31.722 kilometrekareyi bulurken, uzunluğu 636 kilometreyi ve en geniş noktası 79,5 kilometreyi buluyor. En derin noktası ise 1.642 metreye kadar iniyor. Bu derinlik, Baykal'ı dünyadaki en derin göl yaparken, tabanındaki tortul kayaçların kalınlığı ise yaklaşık 7 kilometreye kadar ulaşıyor.
Biyoçeşitliliğin Cenneti
Baykal Gölü, biyoçeşitliliğiyle ünlüdür. Göl, yalnızca burada bulunan 1.500’den fazla su canlısı ve binlerce endemik tür barındırmaktadır. Baykal’ın derinliklerinde, buzul dönemlerinden kalma bir ekosistem hala varlığını sürdürüyor. Bu gölde yaşayan hayvanlardan bazıları, adeta hayal gücünü zorlayan türlerdir. Örneğin, “golomyanka” adı verilen yarı saydam balık, vücut yağlarıyla tanınırken, Baykal’a özgü tatlısu fokları ise bu gölde yaşayan tek fok türü olarak dikkat çeker.
Baykal Gölü'nün suyu, görsel olarak son derece berrak olup, bazı noktalarda 50 metreye kadar net bir şekilde görülebilir. Bu, gölde yaşamın her noktasına kadar nüfuz etmesini sağlar. Ayrıca, gölün suyu oksijen bakımından da oldukça zengindir; derinliklerde bile su yaşamına olanak tanır. Çürümeleri engelleyen tatlısu ıstakozları ve mikroorganizmalardan oluşan ekosistem, gölü doğal bir filtre gibi işlev görmesini sağlar.
Mevsimsel Değişimler ve Doğal Güzellikler
Baykal Gölü'nün en etkileyici yönlerinden biri, yılın büyük kısmında buzla kaplanmasıdır. Ocak ayının sonlarına doğru, buzun kalınlığı 1 metreyi geçebilir ve bu buz, öylesine berraktır ki, üzerine yürüyenler gölün dibini dahi görebilirler. Bir zamanlar, Rus-Japon Savaşı sırasında, Rus ordusu gölün üzerinden demiryolu hattı geçirerek 65 lokomotifi buzla taşımayı başarmıştır.
Buzların kırılmaya başladığı Nisan sonu ve Mayıs başı, bölge halkı için adeta bir “buz müziği”ne dönüşür. Buzun parçalanıp çatırdayarak kırılma sesleri, gölün etrafında yankı yapar. Bu sesler, birçok doğa gözlemcisi için büyüleyici bir deneyim sunar.
Baykal Gölü’nün Efsanevi Konukları: Boz Ayılar ve Kuşlar
Baykal Gölü’nün kıyıları, özellikle yaz aylarında büyük bir yaban hayatına ev sahipliği yapar. Göl çevresinde, boz ayı aileleri sinekleri yiyerek beslenir. Kuşlar da gölün yeşil sularında gezinirken, bazıları kışın sonlarına kadar gölün en az donmuş bölgesi olan Angara Irmağı’nda kalır. Yılın sonbahar ve kış aylarında ise gölün çevresi, bazen kasırga şiddetindeki rüzgarlarla boğuşur, su yüzeyini çalkalarak dalgaları 4-6 metreye kadar yükseltebilir.
Baykal Gölü, sunduğu eşsiz doğal güzellikler, derinlikleri, biyoçeşitliliği ve mevsimsel değişimleriyle yalnızca bilim insanları için değil, doğa severler için de unutulmaz bir deneyim sunuyor. Her yıl binlerce turist, bu “doğanın kalbi” olarak nitelendirilen bölgeyi ziyaret ederek, Baykal’ın büyüleyici havasını soluma fırsatı buluyor.