Erzincan Bağımsız Belediye Başkan Adayı Yüksel Çakır, basın mensupları ile bir araya gelerek bazı açıklamalarda bulundu.
Çakır konuşmasında şu ifadeleri kullandı; "Bu gün Erzincan basını ile 31 Mart 2024 günü gerçekleşecek olan seçimler ile bu seçimlere girerken Erzincan’ı konuşacağız. Bilindiği üzere Erzincan’da bağımsız aday olarak seçim çalışmalarımıza başlamış bulunmaktayız. Öncelikle Erzincan’a hizmet için aday olan tüm arkadaşlara ve onlarla birlikte çalışma yürüten tüm ekiplere bu süreçte Erzincan’ımıza katma değer sağladıkları ve sağlayacakları tüm çalışmalar için şimdiden kolaylıklar diliyorum. Bir ilki yaşıyoruz, bu da şu Erzincan’da ilk kez yerel seçimde resmi olarak iki partinin ittifak yaptığı, diğer partilerin adayları doğal olarak süreç içerisinde gösterdikleri Erzincan siyasi tarihi içerisinde ilk kez bağımsız bir adayın bu yarışın içerisinde yer aldığı süreci ilk kez yaşıyoruz. Bu açıdan bakıldığında ittifak adaylığının da bağımsız adayın da bu sürece neler katacağı, bizlere neler yaşatacağını ilk kez tecrübe edeceğiz. Diliyorum ki tüm aday arkadaşlarımız ve siyasi partiler yine beraberinde bağımsız aday olarak biz, bizimle beraber geçmişte siyaset yapmış ve bu gönüllü hareketin bir parçası olan arkadaşlarımız ile toplumun sesi ve soluğu olacağız. Her birimiz bu sürece dolayısıyla Erzincan’a bu anlamda katma değer sağlayacağız. Çünkü biliyoruz ki, rekabetin olduğu yerde mutlaka seviye yükselir, kalite artar, muhasebe yapılır. Hem geçmişin, hem bu günün, hem geleceğin beklentileri yeniden masaya yatırılır. Bu konuda gerek tecrübeler, gerek deneyim bilgi ve birikimler, özellikle şehrin yaşantısına günlük hayatta da beraberinde belediyecilik hizmetlerinde, Erzincan’ın geleceğine dair fikir ve düşünce, bu süreçte bariz bir şekilde ortaya çıkartıldı. Sonuçta Erzincan halkının güven duyduğu destek verdiği ve seçimler sonrasında görevi üstlenecek olan belediye başkanı, onun ekibi ve belediye ile birlikte kurum ve kuruluşların tümünün hep birlikte bu fikir, bilgi ve projelerden yola çıkarak, geleceğimizin teminatı olan evlatlarımızın, çok kıymetli gördüğümüz hanımefendilerin, gençlerimizin, yaşlılarımızın, engellilerimizin, günlük hayatını normal sürdüren kardeşlerimizin, esnafımızın, tüccarımızın, çiftçimizin, işçimizin, memurumuzun daha refah içerisinde yaşadığı, günlük yaşam kalitesinin her konuda, sosyal alanlarla ilgili, kültürel alanlarda yürütülen faaliyetler ve bundan istifade edilen konularla ilgili, ulaşım ile ilgili, şehirde yürütülen rutin hizmetlerle ilgili, eğitim, sağlık hülasa insanı ilgilendiren tüm alanlarla ilgili çalışmaların bir şekilde ortaya konulduğu ve kazanımların elde edildiği bir sürece inşallah dönüşür. Bizim çıkışımızın buna bir katkı sağladığını düşünüyoruz. 20 Şubat tarihine kadar Erzincan’da sadece ihtimaller konuşulurken, olacak olmayacak soruları üzerinden insanların bir şekilde gündemi takip ettikleri bir noktadan, bu gün bu rekabetin Erzincan’a neler kazandıracağı bu kazanımların gelecekte hayata nasıl geçirileceği, Allah’a hamd olsun konuşulmaya başlanmıştır. Sadece bu yönüyle bakıldığında bu seçime bizim bir katkı sağladığımız ortadadır. Olayın diğer bir yönü, her birimiz bu süreçte aday olan arkadaşlarımız ile beraber onlarla hareket eden şehre katkı sağlayan çalışma arkadaşları ile beraber, birbirimizi dünden bu güne, bu günden yarına her açıdan tanıyoruz. Dolaysıyla bu süreçte kamuoyunda insanları farklı eğilimlere sürüklemek için farklı çabalara girmenin, sadece gelecek adına şehrimizin sosyal yapısında, toplumsal yapısında, kent sakinliği ve komşuluk hukukunda, hülasa bu kenti oluşturan tüm insanları birbiri ile olan ilişkilerinde bir zedeleme ve bir hasara sebep olmama adına, her birimizin kampanyaları olgunluk içerisinde dengeli bir şekilde yürütmemiz lazım. Kampanyalarımızı sürdürürken hemşerilerimizin günlük yaşamlarının olumsuz etkileneceği, bu şehirde yaşayan insanların ses ve gürültü, bununla birlikte çevresel kirliliklere maruz kalmamasını, bununla birlikte ortada dolaşan ve toplumun eğilimini şekillendirmek adına insanların huzurlarını kaçıracak ifadelerden, kullanılan seçim propaganda materyalleriyle insanlara gına getirecek ifadelerden uzak durmalıyız. Çünkü biliyoruz 31 Mart seçimlerinden sonra Erzincan normale dönecek, bu günkü düşünceler bir tarafa bırakılacak ve hayat devam edecek. Dolayısıyla bu seçime beklenenin dışında bir anlam ve mana yüklemenin de şehre bir katkı sağlayacağını düşünmüyorum. Şunu söyleyeyim, Erzincan bizi tanıyor. Siyasi anlamda geçmişteki yaptığımız görevleri biliyor. Bu görevleri yaparken ortaya koyduğumuz hassasiyetleri, gayreti, fedakârlıkları biliyor. Hata ve eksiklerimizi biliyor. Bunun yanında elimizdeki imkânların yetersiz olduğu yerde, ne kadar gayret ve çaba sarf ettiğimiz de biliyor. Bu gün bunlar bizim en büyük referanslarımız, siyasetin içerisinde olmadığımızda bir kenarda çekilip, siyaseti bıraktıktan sonra bir küskünlük dargınlık içerisinde olmadığımızı, şehrin istihdamına, şehrin ekonomisine, şehrin kültürel hayatına, sosyal hayatına, normal hayatımızı sürdürürken bile ne tür katkılar sağladığımızı da biliyor. Sonrası gelişen süreçte de meselelerin milli bir meseleye dönüştüğünde nasıl bir tavır sergilediğimizi de biliyor. Ortak paydamız olan vatanımız, devletimiz ve milletimiz, bayrağımız olduğunda bu hassasiyeti nasıl bir yaklaşımla ortaya koyduğumuzu da biliyor. Demokrasiye ne kadar inandığımız güvendiğimizi biliyor. Geçmişteki siyasi hayatımızda ki ortaya koyduğumuz yaklaşımı çizgiyi de biliyor ve siyasetin etik kurallarına bağlılığımız da biliyor. Bu doğrultuda biz bugüne kadar yaptığımız ve ortaya koyduğumuz çalışmaların hiç kimseyi rahatsızlık içerisine sokacak bir şekilde gelişmediğini gönül rahatlığı ile söyleyebiliriz. Ancak biz bundan sonra istiyoruz ki bu şekilde devam etsin. Olay farklı mecralara taşınıp şekillenmesin, boyut değiştirilmesin. Çünkü 31 Mart’tan sonra hem birbirimizin yüzüne bakacağız, hem ziyaretine gideceğiz, hem hizmet edeceğiz, hem hizmet alacağız. Dolayısıyla ortak paydamız olan Erzincan, Erzincan halkına hizmet noktasında el birliği ile bu süreci bütün arkadaşlarımızla birlikte sürdürüp tercihi hemşerilerimize ve kent sakinlerine bırakacağız.
Bizler ne söylersek söyleyelim, neyi ifade edersek, ortaya koyarsak koyalım, söz de kararda sonunda milletin olacak ve millet ne diyorsa sonuç o şekilde tezahür edecek. Biz hemşerilerimize, kent sakinlerine inanıyoruz. Onların 2009-2014 yıllarında ortaya koyduğumuz katılımcı belediyecilikle hemşerilerimizin hoşgörüleri ile şehirde yürüttüğümüz altyapı üstyapı çalışmaları ile, kentsel dönüşüm çalışmaları ile, çevresel dönüşüm çalışmaları ile, idari ve kurumsal yapıda belediyede yürüttüğümüz çalışmalarla ve on yıllık ortaya konulan yerel kalkınma planı ile ilgili olarak, bunu takip etmelerini ve bundan sonra buna ilave edilecek çalışmalar ile bizleri sadece bu doğrultuda değerlendirmelerini arzu ediyoruz. Kaybeden olmayacak olan bu yarışın hem hemşerilerimize, hem Erzincan’ımıza, hem de Türkiye’mize hayırlı olmasını diliyorum.”
ESKİLERİN İZLERİ SİLİNMEYE ÇALIŞILIYOR!
Yüksel Çakır, önceki belediye ve belediye başkanlarının tecrübelerinden faydalandıklarını ve onları dikkate alarak çalışma yaptıklarını ifade ederek; “Bizler belediye başkanlığımız döneminde, bizden öncekilerin projelerini dikkate alarak bunlara ek neler yapabiliriz, yarım kalan projeleri nasıl tamamlayabiliriz gibi onlarla bilgi alışverişlerinde bulunur fikirlerini dikkate alırdık, onların izlerini silmek için yoğun gayretler içerisine girmezdik. Geldiğimiz noktada ise önceki belediye başkanları ve çalışmalarının veya projelerinin izlerinin silinmeye çalışıldığını gördük” dedi.
BU ŞEHRİ DIŞARIDAN DEĞİL İÇERİDEN YÖNETECEĞİZ.
Şehri tanıyanlar ile birlikte yöneteceklerini ifade eden Çakır; “Görev yaptığımız 2009-2014 yılları arasında özellikle bu şehirde neyin eksik olduğunu, nelerin yapılması gerektiğini, neye ihtiyaç olduğunu tecrübe ettik ve şehir bizi biz şehrimizi tanıdık. Örneğin beldeler şehre bağlandı ancak daha çözülemeyen otobüs sorunları var ve bu sorun valiliğe kadar intikal etmiş durumda. Bizler o zamanlar hibrit tramvay projesi düşünürken geldiğimiz noktada, eski otobüslerle hizmet veriliyor ve bunun üstüne birde otobüs problemi dahi çözüme kavuşturulamıyor. Bu şehrin neye ihtiyacı olduğunu bu şehir bilir dışarıdan bu bilinmez. Bizler bu şehri dışarıdan değil içeriden yöneteceğiz” diye konuştu.
23 YILDA SAÇLARIMIZI AĞARTTIK...
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan üzerinden kendisine eleştirenlerin olduğunu ifade eden Çakır; “23 yıl hizmet ettiğimiz partimiz var. Bizler saçlarımızı dahi buraya emek vererek ağarttık. Hiçbir katkısı olmayan, hizmetin hiçbir yerinde yer alamayan bazı kişilerin beni reisimiz Recep Tayyip Erdoğan ile eleştirmesi veya reisi bana hatırlatması çok ilginç” diye konuştu.
BAĞIMSIZ ADAY OLSALAR KAÇ O ALACAKLAR?
Bağımsız adaylığı ile ilgili gelen eleştirilere cevap veren bağımsız Aday Yüksel Çakır; “Varsa yürekleri benim gibi bağımsız olsunlar bakalım ne kadar oy alacaklar” diye cevap verdi.
DAVET EDİLSEYDİM KATILIRDIM!
Yüksel Çakır, AK Parti aday tanıtım toplantısı ile ilgili soruya ise; “Beni AK Parti toplantılarına gitmediğim konusunda eleştiriler vardı. Beni bu konuda eleştirenler AK Parti’nin aday tanıtım toplantısına gitmeyenlerdi. Ben önceki bütün toplantılara katıldım ve davet edilseydim o toplantıya da katılırdım” dedi.
ŞEFAFLIK BU DEĞİL!
Yüksel Çakır son olarak, sürekli telaffuz edilen şeffaf belediyecilik kavramının Erzincan’da uygulanmadığını ifade ederek; “ Şeffaf belediyecilik diyorlar ancak bilinmeyen birçok şey var. Belediye işlerinden, nasıl işlediğinden veya neler yapıldığından kimin haberi var. Sizler basın mensubusunuz bu konuda ne kadar bilginiz var, maalesef yok, şeffaflık bu değil” dedi.
Yüksel Çakır, son olarak 'seçildiğiniz takdirde AK Parti'ye geçiş yaparmısınız'? sorusuna ise; "Şu an bu konuları konuşmak çok erken, herşeyin hayırlısı olsun" dedi.
