Bilim kurgu filmlerinde hayal edilen androidler, artık gerçeğe dönüşüyor. Polonya merkezli teknoloji girişimi Clone Robotics, insan anatomisini taklit eden, sentetik kas ve iskelet sistemine sahip Protoclone V1’i tanıttı. Bugüne kadar benzer robotlardan çok daha gelişmiş bir yapıya sahip olan bu robot, insansı robot teknolojisinin geleceğini şekillendiriyor.
Protoclone V1, 200'den fazla serbestlik derecesi, 1.000 miyofiber ve 500 sensör ile donatılmış bir android. Bu robot, Clone Robotics'in iddialarına göre, dünyanın ilk iki ayaklı kas-iskelet sistemine sahip android'i olarak tarihe geçecek. Geliştirilen Myofiber teknolojisi, robotun kaslarını insanlardaki gibi hassas bir şekilde çalıştırarak, iskeletin doğal bir biçimde hareket etmesini sağlıyor.
Şirket, prototipin şu an için pnömatik sistemlerle çalıştığını ancak gelecekteki geliştirmelerle hidrolik sistemlere geçmeyi planladığını belirtiyor. Bu sistem, robotun daha verimli ve güçlü bir şekilde hareket etmesine olanak tanıyacak.
Victor Frankenstein Filmi gerçek oldu! Oldukça benzer bir senaryo
Sıradışı fikirleri olan bilim insanı Victor Frankenstein (James McAvoy) ve oldukça zeki yardımcısı Igor Strausman (Daniel Radcliffe) insanlığa hizmet edebilmek için ölümsüzlüğü bulabilmenin peşine tutkuyla düşmüşlerdir. Ancak zaman geçtikçe Victor'un takıntıya dönüşen ısrarı başta kendisi olmak üzere herkes için tehlikeli sonuçlar doğuracaktır. Yalnızca Igor, Victor'u aklını kaybetmekten ve yarattığı canavardan kurtarabilme gücüne sahiptir.
Myofiber Teknolojisi ile Gerçekçi Hareket Kabiliyeti
Protoclone V1, Myofiber teknolojisi sayesinde, insan kaslarını anatomik olarak doğru noktalara bağlayan yapay kaslar kullanıyor. Bu teknoloji, tendon arızalarını ortadan kaldırarak, memeli iskelet kaslarının doğal hareket kabiliyetini başarılı bir şekilde taklit ediyor. Myofiber teknolojisinin sunduğu üstün özellikler arasında %30'dan fazla boşta kasılma oranı ve 3 gramlık kas lifi başına 1 kilogram kasılma gücü bulunuyor. Ayrıca bu yapay kaslar, 50 milisaniyenin altında tepki süresi sağlıyor, bu da robotun hızlı ve gerçekçi hareket etmesine olanak tanıyor.
Clone Robotics: Gerçekçi İnsansı Robotların Peşinde
2021 yılında kurulan Clone Robotics, biyomimetik robotik alanında devrim yaratmayı amaçlıyor. Şirket, insan vücudundaki doğal hareketleri taklit eden robotlar geliştirmek için çalışmalarını sürdürüyor. Protoclone V1, bu misyonun bir sonucu olarak, gerçekçi omuz eklemleri, boyun omurgası ve hareketli dirseklerle donatılmış bir insansı tasarıma sahip. Bu robot, diğer insansı robotlardan farklı olarak, yapay kaslar ve kemikleri kullanarak insan anatomisine en yakın robotik tasarımı sunuyor.
Geleceğin Robotları
Protoclone V1’in tanıtımı, insan benzeri robotların geleceği hakkında önemli ipuçları veriyor. Robotun yüzü, siyah ve yansıtıcı bir maske ile kapalı olsa da, hareketleri oldukça dikkat çekici. Üst gövdesinde 164 serbestlik derecesi, 20 hareketli omuz, 6 omur başına hareketli eklem ve 26 serbestlik derecesi bulunan el, bilek ve dirsek bölümleri, Protoclone’un insansı robot dünyasında yeni bir dönemin habercisi.
Clone Robotics'in Hedefleri
Clone Robotics, sadece hareketli bir robot üretmekle yetinmiyor; hedefleri, insan anatomisinin en ince detaylarını robotlarına entegre etmek. Şirket, robotik yapıyı sadece bir "hareket aracı" olarak değil, aynı zamanda biyolojik canlıların çevikliğini ve gücünü taklit edebilen bir yapı olarak tasarlıyor.
Bu gelişme, Android teknolojilerinin ilerlemesiyle birlikte, bilim kurgu filmlerinde gördüğümüz robotları gerçek dünyada görme yolunda önemli bir adım olarak tarihe geçecek. Protoclone V1, yakın gelecekte insanların günlük yaşamlarının bir parçası olabilir.