Geçtiğimiz Cuma Günü Erzincan’da Sn Başbakan Binali Yıldırım’ın da katıldığı Sivil toplum Örgütlerinin de davet edildiği bir toplantı gerçekleştirildi. Bu toplantıda Erzincanlıların yatırımı nekadar hak ettiği yönünde bir konuşması olan Gülbeyi Sezgin’e ithafen yazdım bu başlığı.
STK’lar toplanmış Erzincan’ın sorunları nedir diye. Beyefendi ise Erzincan’a Ersiad neden yatırım yapsın diye sorular sorup duruyor. Bu nasıl bir ikilemdir. Erzincanlılar olarak kendi içimizde bu çelişkiyi yaşarsak senin gelmediğin Erzincan’a neden yabancı bir yatırımcı gelsin. Sen daha yatırım yaparken geçeceğin süreçleri bile bilmiyorsun.
Hem sen ne istiyorsun Sn Sezgin. Yer tahsisi mi? Kredi desteği mi? Vergi veya Elektrik indirimi mi? SGK indirimi mi? Bunların hepsi zaten var. Sen Erzincan’a yatırım yapacağım dediğin zaman bunların hepsi senin önüne serilecek. “Nedir senin Erzincan’a yatırım yapmaktan alıkoyan” diye sormak geldi içimden. Diğer illerde Organize sanayi bölgesi açmayı biliyorsun. Erzincan’a yatırım yapmak yerine Artislik yapmanın amacı nedir. Yatırımı yapmıyorsun yapmıyorsun. Bari gölge etme be adam.
MİLLETVEKİLİNE BURS VERMİŞMİŞ…
Sn milletvekiline ve bazı çok sevdiğim abilerime burs verdiğini belirten Sn Sezgin. Sağ elin verdiğini sol elin bilmeyeceğini bilmeyen bir Erzincanlı sanayici ve işadamları derneği başkanlığı (ERSİAD) sana hiç yakışmıyor. Bu işi bırak. Siyasi işlere karışma. Siyaset, illerin yönetimi sizin bildiğiniz anladığınız işlerden değil anlaşılan.
Şöyle gerçekleşmiştir olayın başlangıcı. Erzincan için birileri kapısını çalmıştır Sezgin’in. “Neden buralarda çakılı bir çiviniz bile yok” diye sorulmuştur muhtemelen. O da çakılacak o çivinin maliyetinin nasıl kazanıldığının dersini verme kararı almış olacak ki Erzincan’dan İstanbul’a giderken 5 kuruşsuz gittiğini falan anlatıyor konuşmasında. Buraya yatırım yaptığı zaman Erzincanlıların başı göğe erecek, kendisi de fazladan 5 ünite kan vermişçesine kansızlıktan ölecek. Kendisi cebine hiçbir şey koymayacakmış gibi hissediyor sanırım.
Erzincanlı olmaktan her ne kadar gurur duyduğunu belirtse de Erzincan ismini duyunca tüyleri diken diken olduğunu hissettiren Sn Sezgin’in Erzincanlılığına son vermenin bir yolu olmalı. Erzincan Nüfus Müdürlüğü’nün kütüğünden sildirelim. Biz O’nu o da bizi silsin. Artık nereyi istiyorsa oralı olsun. İstanbul uygun. Oranın ekmeğini yiyor zaten.
Ha sonradan da bir özür dilediğini belirten bir basın açıklaması gönderiyor bey efendi. “Yapmış olduğum konuşmam maksadını aşmış olabileceğinden dolayı Can Erzincanlı hemşerilerimi incitmiş olduğumu öğrenmiş bulunmaktayım” diyor. Sn Sezgin Erzincanlılardan helallik istiyor ve Sn Başbakan’dan özür diliyor.
Yaw bu kadar mı kolay kalp kırmak. İnsanların tepkisini yeni öğreniyormuş sn Sezgin. Artık bir şey yazmayacağım çünkü eleştiri sınırını aşmak istemiyorum. Gerisini kendisi anlasın…
