Sarıgül konuşmasında şu ifadeleri kullandı; “Ben bu komisyonun araştıracağı facianın yaşandığı toprakların evladıyım. Bu madenin olduğu ilçeye 20 km uzaklıktaki Güngören köyünde doğdum. Şu anda toprak altındaki canların birçoğuyla bağlarım var. Toprak altında kalan9 işçimizden, Uğur Yıldız’ın ve Adnan Keklik’in cenazesine ulaşabildik. Her iki evladımızı hak dünyaya yolcu ettik. Toprağın altında7 tane daha canımız var. Aylardır siyanürlü toprak altındalar. Toprak altındakiler kendi evladımız, kardeşimiz olsa nasıl araştıracaksak bizim bu olayı öyle araştırmamız lazım. Komisyonumuzun bütün üyelerinin bu duyarlılık ve bu sorumluluk içerisinde olduğundan eminim. TBMM’den aldığımız gücü milletimiz adına kullanarak bu faciayı tüm yönleriyle araştıracağız. Bu felaketin sebeplerini, sorumlularını ortaya çıkaracağız. Böylesine bir felaketin tekrar olmaması için alınacak tedbirleri belirleyeceğiz. Hazırlayacağımız raporun kamu vicdanını tatmin edecek bir rapor olmasını temenni ediyorum. Umarım ki bu araştırma komisyonunun ulaştığı, elde ettiği sonuçlar, tozlu raflara kaldırılmaz.
Burada birtakım tespitler yapılacaktır, eleştiriler yapılacaktır. Bu tespitlerin ve eleştirilerin iktidarı yıpratmak için değil, doğruyu bulmak için, yapıldığından herkes emin olsun. Komisyonumuzun bağımsızlık, tarafsızlık ve hakkaniyet ilkelerine uygun çalışacağına inanıyorum. Karşılıklı saygıve hoşgörü içerisinde, uyumlu, verimli ve kararlı bir çalışma yapmayı temenni ediyorum."
