Öncelikle bütün okuyucularıma merhaba diyerek başlamak istiyorum. Herkese hayırlı günler dileyerek sevgilerimi, saygılarımı sunuyorum.
Bu güzel köşenin hepinize, hepimize hayırlı olmasını temenni ediyor, bu imkânı bizlere sunan değerli büyüğümüz Halil İbrahim Özdemir beyefendiye ve sevgili mahdumu Mücahid Özdemir kardeşime teşekkürlerimi arz ediyorum.
Değerli dostlar,
Bendeniz bundan birkaç yıl öncesine kadar değişik gazetelerde uzunca yıllar yazı yazdım. Ancak çeşitli sebepler yüzünden yazmayı bırakmıştım. Şimdilerde tekrar yazmaya karar verdim.
Yazılarımda hakkaniyetten ayrılmayacağımı ve siyaset üstü bir bakış açısıyla toplumsal meselelere dokunacağımı sizlerde kısa zamanda göreceksiniz.
Konularımız, eğitimci olmamız hasebiyle eğitim ağırlıklı ve sosyal, kültürel dokunaklı meseleler etrafında olacaktır.
Kimseyi hedef almadan, adil, objektif ve tarafsız bir yaklaşım sergileyeceğiz. Kişileri değil hadiseleri; failleri değil fiilleri; suçluları değil suçları; günahkârları değil günahları ortaya koymaya çalışacağız.
Niçin Yazacağım?
Kişi bildiği kadar âlim, bilmediği kadar cahildir ve buna razı olmak değil, talip olmak durumundadır.
Bilen bilmeyenle bir değildir ve bildiğini paylaşmak zorundadır.
Biz de bildiğimiz kadarını paylaşmaya çalışacağız.
Zamana ve olaylara tanıklık etmeye çalışacağız.
“Kalem kılıçtan keskindir” fehvasınca; cehaletin yenilmesi adına kaleme sarılacağız.
“Zulüm karşısında susan, zalime ortaktır” hikmetince; zulmün imhası, adaletin tecellisi için yazacağız.
Zaman zaman dostlarımızdan gelen sorular ve sorunların çözümüne katkı sunabilmek için yazacağız.
En büyük yazarlığın okumaktan geçtiği bilinciyle okuduklarımızı yorumlamak ve müzakere etmek için yazacağız.
Aklımızı kimseye kiraya vermeden, hür vicdanımızla ve özgür irademizle, düşüncelerimiz ortaya koymak için yazacağız.
Selam ve dua ile…(İhsan ÜNLÜ)
