Kişinin hapşırması, öksürmesi veya konuşması sırasında havada salınan damlacıkların havada asılı kalması sık kullanılan yüzeylere dokunulduktan sonra el hijyenine dikkat edilmemesi ile virüs vücuda yerleşir.
Eris varyantında sıklıkla görülen semptomlar tıpkı diğer grip çeşitleri gibi, boğaz ağrısı, boğazda yanma, ateş, kuru öksürük, burun akıntısı veya burun tıkanıklığı, baş ağrısı, hapşırma, halsizlik ve yorgunluk, kas ve vücut ağrıları, iştahsızlık, nefes darlığı, bulantı ve kusma, ishal, tat ve doku kaybı, deri döküntüsü, ağız mukozasında aft ve ülserler, kızarmış ve ağrılı el veya ayak parmakları, boğuk ses, kaşıntılı veya kırmızı gözlerdir.
Kapalı, havalandırması iyi olmayan, kalabalık ve iki metre mesafeyi koruyamadığımız okul, hastane, toplu taşıma araçları, toplantı salonlar, kalabalık işyerleri gibi mekanlarda mutlaka maske takılmalıdır. Evde solunum yolu enfeksiyonu geçiren bireylerin mümkün olduğunca izole olması gerekiyor.
Bağışık sistemi zayıf, kronik hastalığı olan ve yaşlı kişilerde varyantın etkilerinin daha şiddetli görülebilir. Özellikle alt solunum yolu semptomları gerçekleştiğinde, riskli grupta bulunan kişilerin yatarak tedavi edilmesi gerekiyor. Bu süreçte bol sıvı tüketmeye ve dengeli beslenmeye dikkat edilmelidir. Nefes darlığı, 3 gün sonunda geçmeyen ateş, koyu renk kıvamlı balgam gelen öksürük ve artan sırt ağrısı şikâyetleri olan hastaların hastaneye başvurması gerekiyor.