Binlerce yıllık geçmişe sahip, birbirinden ayrı kara parçalarını birleştirme görevini ise köprüler üstlendi. Tarih boyunca Anadolu’nun coşkulu akarsularını aşmak için çok sayıda köprü inşa edildi.
Bulundukları konum itibariyle köprüler, adeta tarihe tanık oldu. İşte Türkiye’nin tarihe tanıklık eden 10 köprüsü...
Çifte Köprü / Artvin
Artvin'in Arhavi ilçesinde yer alan ve birbirini tamamlayarak tam daire özelliği taşıyan tarihi "Çifte Köprüler", asırlara meydan okuyan ihtişamlı görüntüsüyle görülmeye değer yerler arasında. Köprülerin ne zaman inşa edildikleri net olarak bilinemiyor ancak 1850’li yıllara tarihlendikleri tahmin ediliyor. Ziyaretçilerin her mevsim yoğun ilgi gösterdiği bu tarihi köprü, kentin en önemli kültürel yapıları arasında gösteriliyor. Köprülerden biri Kamilet Deresi, diğeri ise Soğucak Deresi üzerinde yer alıyor.18. yüzyılda moloz ve kesme taşlarla Osmanlı mimarisi şeklinde inşa edilen köprü yıllar önce restore edilerek turizme kazandırıldı. Enlerinin dar olması nedeniyle köprüler sadece yaya geçişine açık.
Dicle Köprüsü / Diyarbakır
On Gözlü Köprü denilen Dicle Köprüsü, on kesik kemer üzerinde inşa edilen bloklarla Dicle’nin iki yakasını birleştirir. Kentin Sur ilçesinde Dicle Nehri üzerinde yer alan Mervaniler zamanında hükümdar Nizamüddevle Nasr tarafından yaptırılan köprünün 1064 - 65 yılında Ubeyd adlı bir mimara yaptırıldığı aktarılıyor. Köprünün, zaman içinde birçok kez restore edilerek kısmen değiştiği düşünülüyor. Kentin simgesi haline gelen ve en önemli yapıları arasında yer alan bu köprü Silvan veya Mervani isimleriyle de biliniyor. 178 metre uzunluğunda ve 5.6 metre genişliğindeki bu tarihi köprü savaşlarda da daima en çok korunan yapılardan biri olarak tarihin izlerini taşıyor.
Kanuni Sultan Süleyman Köprüsü /Büyükçekmece Köprüsü / İstanbul
Kanuni Sultan Süleyman Köprüsü İstanbul Büyükçemece’de yer alıyor. Mimar Sinan tarafından 16. yüzyılda inşa edilen köprünün yapımına Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle başlandı, II.Selim zamanında tamamlandı. Köprü bir zamanlar Büyükçekmece semti ile Mimarsinan beldesi arasındaki karayolu bağlantısını sağlıyordu günümüzde sadece yayaların kullanımına açık. Büyükçekmece Köprüsü, dört ayrı köprünün birleşmesinden oluşuyor. Her biri orta noktasında en yüksek konuma ulaşan dört köprü, küçük eğimlerle birbirine bağlanıyor. Mimar Sinan’ın ustalığını ve hatta dehasını gösteren bu önemli yapı, mimarisi ve çok geniş bir alanda kurulması bakımından Osmanlı dönemi Türk mühendisliğinin başta gelen eserleri arasında yer alıyor.
Alaeddin Keykubad Köprüsü / Antalya
Tarihi ve kültürel zenginlikler açısından önemli bir yere sahip olan köprü, Antalya kentimizde yer alıyor. Köprü, 220 metre uzunluğu ve eşsiz mimari yapısı ile de dikkatleri üzerine çekiyor. Kültür ve Turizm Bakanlığı'nın "Tarihin Tanıkları: Köprüler" başlığıyla seçtiği Türkiye'nin en görkemli 13 köprüsünün başında yer alan köprü, köylüler tarafından hala kullanılıyor ve çay ortasındaki dirsekli yapısı ile de farklı bir mimari sunuyor. Pamfilya döneminin en önemli geçiş güzergahları arasında yer alan ve Roma döneminde yapılan köprünün, doğal afetler sonucu yıkılmasının ardından Selçuklu döneminde yeniden inşa edildi.
Malabadi Köprüsü / Diyarbakır
Diyarbakır’ın Silvan ilçesinde yer alan Malabadi Köprüsü, dünyadaki taş köprüler içerisinde kemer açıklığı en geniş olanlar arasında adından söz ettiriyor. Artukoğulları Dönemi'nde Timurtaş Bin İlgazi Bin Artuk tarafından inşa ettirilen köprü 12'nci yüzyıl Selçuklu Dönemi anıtsal mühendislik ve mimarlık başyapıtları arasında.
Dicle Nehri’ne katılan Batman Çayı’nın üzerindeki Malabadi Köprüsü, 160 metre uzunluğunda ve 7 metre eninde. Üzerindeki kitabeden bin 147 yılında Timurtaş bin İlgazi bin Artuk tarafından yaptırıldığı anlaşılan bu tarihi eser renkli taşlarla döşeli. Kemerin her iki yanından kervan ve yolcular için iki barınak oda bulunuyor. Üzerinde bulunan insan, güneş ve arslan figürlü kabartmalarıyla da özgün ve dikkat çekici yapılar arasında.
Varda Köprüsü / Adana
Varda Köprüsü Adana’nın Karaisalı İlçesi Hacıkırı Köyü'nün yaklaşık bir kilometre güney batısında bulunuyor. Halk tarafından Koca Köprü diye anılan köprü, Alman İmparatoru Kaiser Wilhelm ve II. Abdülhamit arasında yapılan anlaşmayla tarafından imzalanan sözleşme ile İstanbul-Bağdat-Hicaz demiryolu hattını tamamlamak üzere 1907-1912 yıllarında inşa edildi. Köprü 99 metre yüksekliğinde ve 172 metre uzunluğunda olup derin bir vadiyi birbirine bağlamaktadır. Varda Köprüsünün bir diğer önemli ve ilginç özelliği ise düz bir köprü olmayıp virajlı olması.
Taşköprü / Adana
Adana’nın Seyhan Nehri üzerinde yer alan Taş Köprü, dördüncü yüzyılda Roma İmparatoru Hadrianus tarafından yaptırıldı. Yüzyıllarca Avrupa ile Asya arasında önemli bir köprü oluşturan bu tarihi yapı 319 metre uzunluğunda ve 13 metre yüksekliğinde. Bir zamanlar gövdesine asılı duran Latince kitabe, günümüzde Adana Arkeoloji Müzesi’nde sergileniyor. Yüzyıllarca insanlığa hizmet eden bu tarihi yapı, seller ve depremler gibi doğal felaketler yüzünden pek çok kez hasara uğradı. Köprünün 21 kemerinden 14’ü hala ayakta. Ortadaki büyük kemerde iki aslan kabartması oldukça dikkat çekiyor. Taş köprü dünyanın kullanılan en eski köprüsü unvanıyla da önemli bir yere sahip. Halk arasında üzerinden geçtiği nehrin adıyla, Seyhan Köprüsü olarak da anılıyor.
Ekmekçizade Ahmet Paşa Tunca Köprüsü / Edirne
Günümüzde Tunca Köprüsü olarak bilinen Ekmekçizade Ahmetpaşa Köprüsü Edirne’nin Odunpazarı ilçesi Tunca nehri üzerinde yer alıyor. 1608-1615 yılları arasında Ekmekçizade Ahmet Paşa tarafından Tunca Nehri üzerine yaptırılan köprünün mimarı Sedefkar Mehmet Ağa. 11 ayak üzerine 10 kemerden oluşan köprünün Yarısı ve ortadaki yazıtlı köşkü su taşkınlarıyla yıkılıp, 2008 yılında aslına uygun olarak restore edildi.
Justinianus Köprüsü / Sakarya
Sangarius Köprüsü olarak da bilinen bu köprü Sakarya’nın Serdivan ilçesinde yer alıyor. Bizans İmparatoru Justinianus tarafından milattan sonra 558-560 yıllarında yaptırılan köprünün 365 metre uzunluğu, 9,85 metre genişliği olup toplam 12 kemeri bulunuyor. Köprünün batı ucunda tak izi, doğu ucunda apsisli yapı ve köprü ile ilgili tonozlu yapı kalıntıları bulunuyor. Her yıl binlerce turisti ağırlayan Justinianus Köprüsü, erken Bizans Dönemi’nin Anadolu’daki en görkemli anıtsal yapılarından.
Aspendos Köprüsü /Antalya
Belkıs olarak da adlandırılan Aspendos köprüsü, antik yerleşiminin yakınında, Pamphylia’nın görkemli şehirlerinden Side’ye ulaşmak için kullanılan güzergâh üzerinde tarihi bir köprü olarak yer alıyor. Tarihi Belkıs (Aspendos) Köprüsünün uzunluğu 220 metre olup genişliği 3.5 metre ile 6.5 metre arasında değişiyor. Kemer açıklıkları ise 5 metre ile 16 metre arasında olan köprü Köprüçay'ın (Eurymedon) her iki yakasını birbirine bağlıyor. Mimari özelliklerini günümüze kadar eksiksiz taşıyan en önemli antik tiyatrolardan biri olan Aspendos, kusursuz görünümü ve yarım daire biçimindeki gövdesiyle görenlerde hayranlık uyandırıyor. Yakın zamanda restore edilen köprü araç trafiğine kapalı.