En büyük endişe ise, bu tür yayınların herhangi bir kısıtlamaya tabi olmaması ve küçük yaştaki çocuklara da açık olması. Bu durum, nefret söyleminin, ayrımcılığın ve ırkçılığın normalleşmesine yol açarak, özellikle çocuklar üzerinde olumsuz bir etki yaratıyor.

Yayınlarda yer alan küfür ve hakaretler ise, sadece ahlaki açıdan değil, aynı zamanda yasal açıdan da sorun teşkil ediyor. Bu tür içerikler, kişilik haklarına saldırı ve nefret suçu olarak değerlendirilebilir.

Bitlis'te sağanak ulaşımı aksattı Bitlis'te sağanak ulaşımı aksattı

Bu sorunun çözümü için yetkililerden acil önlem alınması gerekiyor. Sosyal medya platformlarının bu tür içerikleri daha etkin bir şekilde denetlemesi ve gerekli yaptırımları uygulaması şart. Ayrıca, yasal düzenlemelerin de bu tür yayınlara karşı caydırıcı olması gerekiyor.

Toplumun da bu konuda duyarlı olması ve nefret söylemine karşı sessiz kalmaması önemli. Nefret içeren paylaşımları yetkililere bildirmek ve bu tür içeriklere karşı tepki göstermek, sorunun çözümünde önemli rol oynayabilir.

Editör: Adem Küçükkaya