KÜLTÜR-SANAT

Sonsuzluğun yüzünde bir gözyaşı damlası: Taç Mahal

Dünyanın 7 Harikası’ndan biri olan ve bir aşkın mimarisi niteliği taşıyan Taç Mahal'in gerçek hikayesi ne? İşte asrın aşk hikayesi...

Abone Ol

Hindistan'daki Müslüman sanatının mücevheri olarak nitelendirilen Taç Mahal, Babür imparatoru Şah Cihan tarafıdan eşi Mümtaz Mahal'ın anısına yaptırıldı. Asıl adı Arjumand Begüm olan kraliçe, 'sarayın tacı' anlamına gelen 'Mümtaz Mahal' adını taşıyordu.

Büyük Ekber'in torunu Şah Cihan  Babür İmparatorluğu'nun beşinci imparatoru olamadan öne tanıştı Mümtaz Mahal ile. O zamanlar adı “Prens Khurram” olan Şah Cihan, Mümtaz Mahal’a (o zamanlar adı Ercümend Banu Begüm) ilk görüşte aşık oldu.

Ancak Şah Cihan önce başkasıyla evlendirildi. Daha sonra 27 Mart 1612'de Şah Cihan ve Mümtaz Mahal evlendi.

Mümtaz Mahal güzel olduğu kadar akıllı ve yufka yürekliydi. İnsanlara verdiği değerden ötürü halk ona adeta aşıktı. 

 Mümtaz Mahal 14 çocuk doğurdu ancak sadece 8’i hayatta kaldı.

Şah Cihan eşine hem kişisel, hem de memleket meselelerinde çok güvenirdi. Hatta ona en yüksek yetki olan şahın mührünü kullanma yetkisi bile verdi. Mümtaz Mahal ise pek politikayı sevmediğinden, devlet işletinde çok yer almazdı. Ama çok sevdiği kocasının yanında seferlere giderdi.

1631'de, Şah Cihan'ın saltanatının üçüncü yılında, Han Cihan Lodi'nin önderliğinde bir isyan başlamıştı. Şah bu isyan için ordusuyla sefere gittiğinde eşi Mümtaz Mahal hamile olmasına rağmen onunla beraber gitti. Ve ordu kampının ortasında sağlıklı bir kız çoçuğu dünyaya getirdi.

Doğumdan sonra Mümtaz Mahal hastalandı. Kızlarının doğumundan bir gün sonra, 17 Haziran sabahı erken saatlerde eşinin kollarında hayatını kaybetti.

Geçici olarak oralardaki güzel bir bahçeye İslami geleneklere göre gömüldü. Dönemin kayıtlarında eşinin ölümünden sonra Şah Cihan'ın acı içinde kendi çadırına gittiği ve sekiz gün boyunca aralıksız ağladığı, çadırından çıktığında ise saçlarının beyazlamış olduğu belirtiliyor.

İsyanın sona ermesinin ardından Tac Mahal’in inşa edileceği bölgeye yakın bir yere, Agra’ya taşındı. Kederle dolu olan Şah Cihan, karısının anısına gösterişli ve pahalı bir türbe tasarlamak için işe koyuldu. 

  Taç Mahal'in mimarı bilinmese de Şah Cihan’ın dönemin en iyi mimarlarıyla çalıştığına inanılıyor. Tac Mahal’i yaptıran Şah Cihan, bu yapı için çok para harcadığı için yoksullaşma nedeniyle ülkede çıkan iç karışıklıkların ardından oğulları tarafından tahttan indirildi. Mümtaz Mahal ile dördüncü çocukları olan Evrengzib üç ağabeyini öldürdü ve babasını Tac Mahal manzaralı bir odada hapsetti. 

Şah Cihan 22 Ocak 1666'da öldüğünde, Tac Mahal’e, eşinin yanına gömüldü ve sonunda eşine kavuşmuş oldu.