Son yıllarda oldukça yoğunlaşan estetik furyası artık ekmek su yerine geçmeye başlayan bir ihtiyaç halini aldı. Hal böyleyken artık sadece ekranlarda değil çarşıda, pazar da dahi aynı tip insanların çoğalması kaçamadığımız bir gerçek.
Eskiden sadece ekran önündeki sanatçılar için gerekli olduğu düşünülen estetik operasyonlar artık ev hanımlarının da vazgeçilmez bir sevdası halini almış durumda.
Bir zamanlar yaş konusunda olgunlaşan kişilerin daha da ihtiyacı gibi algılanan estetik operasyonlar estetik dünyasında her şeyi tersine çevirerek gençlerin daha çok başvurduğu işlemler haline aldı.
Neden estetik bir operasyona ihtiyaç duyuluyor?
Yapılan araştırmalar sonucunda estetik operasyonlara başvuranların %90’nı kadınlar olarak belirlendi. Kadınların hem kendi cinslerine hem de karşı cinse kendini beğendirme istekleri daha yoğun olduğu için bu yönteme başvurmada daha ön sıralarda yer almakta.
Özellikle burun ameliyatlarının çoğaldığı bu dönemlerde her geçen gün teknolojinin ilerlemesi ve bunun sağlık sektörüne yansıyarak operasyonları daha kolay hale getirmesinin yanında bilim ve araştırmaların çoğalması da talepleri üst seviyelere taşıyor.
Gençlerde daha bir moda haline gelen özellikle burun estetiği yanında yüz germe, kaş kaldırma gibi operasyonlar en çok yapılan estetikler arasında. Her geçen gün daha güvenli ve daha basit operasyonlar haline gelen yöntemler iyileşme süresinin kısalmasını beraberinde getirerek daha cazip noktalara vardı. Hal böyleyken bu sektörün önüne geçilmesi pek de mümkün görünmüyor.
Kendini beğenmeyenler ve olduğundan daha da mükemmel olmak isteyenler, ünlülerin yanında sosyal medyada ki fenomenleri kendilerine örnek alarak bu arzularını tatmin etmenin peşinde koşuyor. Fakat ciddi rakamların söz edildiği estetik dünyası her insanın başvurabileceği bir yöntem değil. Parası olanın düdüğü çaldığı şu dönemde estetik yaptırmak isteyenlerdenseniz ciddi rakamları göz önüne almanız şart.
ESTETİK OPERASYONLARININ DİNİ YÖNÜ NEDİR
Öte yandan estetuik operasyonlarla ilgili olarak en çok merak edilen konulardan birisi de estetik yaptırmanın dini yönüdür. İnsanı en güzel şekilde yaratan Yüce Allah, onun makul ve mutedil ölçüler içerisinde süslenmesine, güzel görünmesine ve güzelliklerini korumasına da izin vermiştir (A’raf, 7/32).
Dikkat çekmek, daha güzel görünmek amacıyla, yaratılıştan verilmiş olan özellik ve şekillerin değiştirilmesi İslam dininde, fıtratı bozma kabul edilerek yasaklanmıştır (Nisa, 4/119; Rum 30/30). Nitekim Hz. Peygamber (s.a.s.), süslenmek maksadıyla vücuda dövme yapmayı, dişleri incelterek seyrekleştirmeyi, kaş aldırmayı, yaratılışı değiştirmek, fıtratı bozmak kapsamında değerlendirmiş ve bunu yapanları ve yaptıranları kınamıştır (Buhari, Libas, 83-87; Müslim, Libas, 33).
Buna karşılık vücudun herhangi bir organında, diğer insanlar tarafından aşırı derecede yadırganan, insanın psikolojik olarak etkilenmesine sebep olan bir anormallik veya fazlalık bulunursa, bunun ameliyatla düzeltilmesini fıtratı bozmak değil, bir tedavi, normalleştirme işlemi olarak görmek daha doğrudur. Tedavi amaçlı olarak yapılan estetik müdahalelere dinimizde izin verilmiştir. Nitekim Arfece adlı sahabi, bir savaşta burnu kopunca, gümüşten bir burun protezi yaptırmış, bunun koku yapması üzerine, altından bir burun protezi yaptırılmasına Hz. Peygamber (s.a.s.) izin vermiştir (Ebu Davud, Hatem, 7; Tirmizi, Libas, 31). Buna göre hastalık sebebiyle veya kaza sonucu burun, kulak, göz gibi organlarını kaybedenler veya vücudunda doğuştan ya da sonradan meydana gelen şekil bozuklukları bulunanların estetik ameliyat yaptırmaları bir tür tedavi olup, fıtratı bozmak kapsamında değerlendirilemez. Din İşleri Yüksek Kurulunun, 28. 11. 2002 tarihinde estetik ameliyatla ilgili aldığı karar da bu istikamettedir.