Her yıl haziranda Tunceli'nin Ovacık ilçesine gelen göçerler, zengin bitki örtüsüne sahip Arpaçukuru, Havaçor, Ziyaret Boğazı, Ganigasik, Karagöl, Deveçukuru, Gani Hesen, Kepır, Memo Çayırı ve Işıkvuran yaylalarında üretim yapıyor
Tunceli'nin Ovacık ilçesinde 3 bin metre rakımlı yaylalara çıkan göçerler, koyunlarını gece gündüz dağlarda otlatarak kaliteli tulum ve salamura peyniri üretmek için mesai harcıyor.
Dağ ve ormanlık alanların geniş yer kapladığı kentte, hayvancılık faaliyetleri yöre halkının önemli gelir kaynağını oluşturuyor.
Çemişgezek, Pertek, Hozat ve Mazgirt ilçelerinde yaşayan göçer aileler, yıllardır atalarından devraldıkları koyun yetiştiriciliğiyle hayatlarını idame ediyor.
Kışı köylerinde geçiren göçerler, ilkbahar ve yaz aylarında ise Ovacık'ın zengin bitki örtüsüne sahip 3 bin rakımlı Munzur ve Mercan dağlarındaki yaylalarına çıkıyor.
Her yıl haziranda koyunlarını kamyonlarla ilçeye getiren göçerler, Arpaçukuru, Havaçor, Ziyaret Boğazı, Ganigasik, Karagöl, Deveçukuru, Gani Hesen, Kepır, Memo Çayırı ve Işıkvuran yaylalarında kurdukları çadırlarda konaklıyor.
Koyunlarını gece gündüz dağlarda otlatarak besleyen göçerler, günde iki kez yayla yerlerine getirdikleri hayvanlarının kırkım ve süt sağım işlemini yapıyor.
Ürettiklerini toptancılar aracılığıyla çevre illere pazarlıyorlar
Engebeli yayla yollarında at, eşek ve katırlardan faydalanan göçerler, ürettikleri tulum ve salamura peynirleri de toptancılar aracılığıyla çevre illere satıyor.
Yırtıcı hayvanların koyunlara saldırısına karşı da geceleri nöbet tutan göçerler, ekim ayına kadar yaylalarda kaldıktan sonra tekrar köylerine dönecek.
Göçerlerden Sadık Özen, AA muhabirine, koyunlarının tarım alanlarına zarar vermesini engellemek amacıyla kamyonla yaylaya taşıdıklarını söyledi.
Yaylacılığın çeşitli zorlukları olduğunu ifade eden Özen, "Hepimizin küçük yaşta çocukları var. Çadır altında ve gölgesinde yaşamaya çalışıyoruz. Geceleri kurt, ayı ve çakal gibi yırtıcı hayvanlarla karşılaşıyoruz. Bunun için de hayvanlarımıza kendimiz gidiyoruz ya da çobanları dikkatli olmaları konusunda uyarıyoruz. Elimizden geldiğince zarar vermemeye ve zarar etmemeye çalışıyoruz ama sonbahara kadar herkesin 3-4 tane de veya daha fazla koyun kaybı oluyor." dedi.
Özen, peynir üretiminde maya olarak şirdeni tercih ettiklerini dile getirerek "Peynirimiz mandıralar aracılığıyla her tarafa gidiyor. Türkiye'de bizim ürettiğimiz tulum ve salamura peyniri tüketmeyen vatandaş yoktur." ifadelerini kullandı.
Göçer İsmail Acun da Çemişgezek ilçesinden Ovacık'taki Arpaçukuru Yaylası'na geldiğini söyledi.
Devletin göçerlere gerekli desteği verdiğini belirten Acun, "Yaylada sabah akşam yüzlerce koyunu sağıyoruz ve yağış olduğu zaman işlerimiz zorlaşıyor. Ürettiğimiz peyniri de haftalık olarak araçlarla Erzincan'a gönderiyoruz. Orada 'Erzincan Tulum Peyniri' olarak Türkiye'nin bütün illerine satışa sunuluyor." diye konuştu.
Acun, Ovacık yaylalarının bitki örtüsü bakımından çok zengin olduğunu, süt ve peynir verimini artırdığını belirtti.