Kapasitesi 7 bin kişi olan Terzibaba Camiinin yapımı 12 yıl sürmüştür. İlk başlarda camiye girişte bir basitlik göze çarpar. Caminin hiçte dikkat çekici olmadığını düşündüğünüz anda merdivenleri geçip camiye girdiğinizde karşınızdaki muhteşem manzara ve eser sizi hayrete düşürür. Mihrapta meşkedilen Bakara suresinin 144. Ayeti dışında başka ayet hattı bulunmazken camiyi çepeçevre kuşatan Esma i Hüsna , aynı anda 2 büyük havuzdan 3. Büyük havuza akan su sesinin ortaya çıkarttığı ahenk, sizi başka alemlere götürmektedir.
Bu muhteşem mimari ve içeriği hakkında daha detaylı bilgiler ise şöyle;
Yaklaşık 3.000 m² alana ve yaklaşık 44 m. açıklığa sahip, kubbe formunda bir yapı olan Erzincan Terzi Baba Camii, 4.000 kişinin ibadet edebildiği alanıyla, ülkemizdeki modern mimari örneği camilerden biridir. Yapımı 1991 yılında başlaayan, 2002 yılında tamamlanan camii, 1932-2008 yıllarında yaşayan Mimar Danyal Tevfik Çiper tarafından projelendirilerek hayırseverlerin yaptığı bağışlarla inşa edildi.
Terzi Baba Camisi, modern mimarisiyle dikkat çeken bir yapı olarak, geleneksel Osmanlı cami mimarisine yenilikçi bir yaklaşım sunuyor.
İki minaresinin kılıç şekli, hem estetik bir değer katıyor hem de kıble yönünü belirtiyor; bu da caminin anlam derinliğini artırıyor. Kıble perspektifinden bakıldığında, uzay mekiğini andıran dış görünümü, mekânın çağdaş tasarımını vurguluyor.
İç mimarisi de dış yapıyla uyumlu bir şekilde tasarlanmış. İç mekandaki havuz, dinlendirici bir atmosfer oluştururken, Yüksek Mimar Danyal Tevfik Çiper’in alüminyum ve polikarbondan yaptığı kubbe, modern malzeme kullanımı açısından ilginç bir örnek teşkil ediyor. Mihrap ve minberdeki hilal motifleri, havuzda yer alan dünya şekli gibi detaylar, caminin hem sanatsal hem de sembolik yönlerini güçlendiriyor. Bu yönleriyle Terzi Baba Camisi, hem ibadet edenler hem de mimarlık meraklıları için görülmeye değer bir merkez haline geliyor.
Camii, ismini Erzincan’ın manevi önderi Terzi Baba Hazretlerinden alıyor.
Caminin isminin verildiği Terzi Baba kimdir?
Terzibaba Hazretleri, asıl adı Muhammed Vehbi olan ve halk arasında "Terzibaba" veya "Hayyat Vehbi" olarak bilinen bir tasavvufî şahsiyettir. 1778 yılında Erzincan'da doğmuş ve 1848 yılında vefat etmiştir. Babası Fazılzade Abdurrahman olan Terzibaba, mesleği terzilikten dolayı bu ismi almıştır.
Üç kardeşi olduğu bilinir; bunlardan biri Fazıl Abdulkerim Feyzi Efendi, hafız ve yazı öğretmeni olarak tanınmıştır. Diğer kardeşi ise Antakya'ya gitmiş, daha sonra Refahiye'nin Melikşerif köyüne dönmüştür. Terzibaba’nın erkek çocuğu olmaması sebebiyle soyu kızlarıyla devam etmiştir.
Erzincan'ın Benderli Mahallesi'nde doğmuş ve terzi dükkanı Kasaplar Çarşısı'nda bulunuyordu; bu dükkan zamanla camiye dönüştürülmüştür. Ayrıca Sarıgöl Köyü'nde bahçesi ve tarlaları olduğu da bilinmektedir.
Medrese eğitimi almayan Terzibaba, tasavvufî eğitime erken yaşlarda başlamış ve Kadiri Tarikatı'na hizmet etmiştir. Daha sonra Nakşibendi Tarikatı'na intisap ederek Mevlana Halid-i Bağdadi'nin halifesi olarak Erzincan'da irşat görevine devam etmiştir. Birçok kişinin tasavvufa yönelmesine vesile olmuş ve pek çok mürid yetiştirmiştir.