Karla kaplı bir arazide şiddetli soğukta yaşanılan bir depremden bahsediyoruz. Yıkıcı etkisi oldukça büyük olan bu deprem gerek doğada gerekse de insanoğlunun hayatında büyük tahribatlara yol açmıştır. Depremin oluşturduğu yıkımı, anmayı ve hatırlatmayı içinde barındıran bir performans dili söz konusudur. Sanatçı, üzerinden 84 yıl geçen depremde, toprak altında kalan amcasını kaybetmiştir. Aynı depremde, babasının çocukluğunda toprak altında kaldığı evin bugün tarlaya dönmüş olan yerinde gerçekleştirdiği performansta, evin bulunduğu alanı adeta fenerle çizerek gösterdi. Ardından babasının ve diğer büyüklerinin yattıkları mekânda anlatılanlar üzerinden yatış şeklini belirledi. Depremde anlatılanları düşünerek ve depremin yaşandığı zamandan kalan sesleri dinleyerek saat 01:57’den itibaren belli bir süre toprak üzerinde yatmıştır. Sonrasında ayağa kalkıp evi belirlediği alanda, o yıkılmışlık halini ışıkla zikzaklar yapıp yürüyerek o gün yaşanan durumu algılamayı, anlamayı ve o günü hatırlatmayı amaçlamıştır. Kavukcu, hem geçmişi gecenin karanlığında anlatma açısından hem de geleceğe umut olması adına ışığı kullanmıştır.
Sanatçı, 6 Şubat 2023 tarihli Kahramanmaraş merkezli depremde ortaya çıkan enkazdan topladığı objelerle Hatay'dan Erzincan'a başlıklı bir performans ve enstalasyon sergiledi, ayrıca 23 Mart 2023’te ses enstalasyonu gerçekleştirdi. Sonrasında 25 Mayıs - 30 Ağustos 2023 tarihleri arasında havalimanında ‘Doğa’ başlıklı sergisinde Hatay’dan Erzincan’a ve İstanbul’a başlıklı çalışmasını izleyicilere sundu.
Sanatçı, performansın gerçekleştirilmesinde desteğini esirgemeyen Erzincan Valisi Hamza Aydoğdu’ya ve Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Akın Levent’e teşekkürlerini iletti. -İHA
