Özelleştirme kapsamına alınan Erzincan Şeker Fabrikası ve diğer şeker fabrikalarının özelleştirilmesi ertelenmiş. Bu bizi bir nebzede olsa mutlu etti. İnşallah daimi olarak özelleşme kapsamından tamamen çıkarılır.
Bilhassa Erzincan ovasında yetiştirilen şeker pancarının içerisindeki tatlandırıcı şeker oranı ve arazi şartlarına bağlı olarak verim oranı çok yüksektir. Doğu illerinde iş bulma ve iklim şartları nedeniyle mevcut bulunan fabrikaların özelleştirmek yerine, daha kapsamlı ve yeniden daha modern cihazlarla teçhiz edilmesi daha uygun olur kanaatindeyim. Zira ihaleye giren şirketler illaki kâr amaçlarının hesabını yaparak bu ihalelere girmektedirler.
Şeker pancarı eken çiftçilerimiz her dönem yaşanan, nakliye hususunda ve buna bağlı olarak zaman, serilik, maddiyat açısından sıkıntıları yaşanmaktadır. Bu sıkıntılar ise gecikmeler nedeniyle yağmur ve karların başladığı güz dönemlerine sarkarak her zaman ekiciler üzerinde bir yılgınlık getirmiştir.
Diğer taraftan, insanların sıhhatini etkileyen tatlandırıcılar kullanılmakta, şeker imalatını azaltmakta, dolayısıyla ekim alanlarını daraltarak tahsis edilen ekim alanlarının kotalarını düşürmektedir. Tatlandırıcıları önleme açısından, yasaklar getiren kanunlar getirilebilir. Bu etken üretimi hızlandırıp artıracaktır.
Ülkemizin yol giderlerine, t.o.k.i. yapımlarına vs. ve resmi kuruluşlarına bu kadar çok ödenekler ayrılırken, neden kısa yoldan özelleştirme cihetine gidilmektedir. Hazır araziler ve kurulmuş tesisler varken neden son teknikler ile modernize edilerek, yeniden köylünün hizmetine sunulmuyor.   
Özel şirket fabrikalarına baktığımızda, sebze ve meyvelerin nakliye işlemleri kendi birimlerince yapılmaktadır. Kilo başına verilecek olan birim fiyatı düşürülse dahi üreticiye rahat bir nefes aldıracaktır. Zira ekici günlerce işini gücünü bırakıp nakliye işleriyle zaman kaybetmeyecektir.
Belki de o zaman, nasıl ki Konya ovası Türkiye’nin buğday deposu ise iklim ve arazi şartlarına uygun Erzincan ovası da Türkiye’nin bir şeker pancarı deposu haline gelecektir.