HIFZI KAYMAZ KİMDİR?
Hıfzı Kaymaz 1945 yılında Erzincan’da doğdu ilk ve orta eğitimini Erzincan’da tamamladı. 1956 yılında Erzincan Askeri Lisesi’nden mezun oldu, Fen fakültesinden mezun olduktan sonra Ankara’da M. Rüştü Uzel Sanat Enstitüsünde öğretmenlik Erzincan İmam Hatip Lisesi, Erzincan Lisesi Erzincan Meslek Yüksek Okulu, Tarım Meslek Lisesi ve Kız sanat okullarında öğretmenlik yaptı. Daha sonra dershanelerde görev aldı. Çeşitli ders kitapları hazırladı ve kitaplara bölümler yazdı. Şair ve Yazar Rıfkı Kaymaz’ın abisidir.
Türkiye Yazarlar Birliği Erzincan Şubesinin haftalık kültürel programları devam ediyor. Bu hafta Eğitimci Yazar Hıfzı Kaymaz TYB’nin konuğu oldu. Kaymaz “Berceste Beyitler” ismini verdiği konuşmasında Türk Edebiyatından seçkin beyitlere yer verdi.
Hıfzı Kaymaz: Koca Râgıp Paşa’nın “ Eğer maksûd eserse mısrâ-ı berceste kâfidir.” Mısrası ile Bercesteye örnek verdi. Anlamı ise “Eğer kastedilen eser ise güzel bir mısra yeterlidir” Maksat şiir yazmak veya şiirle bir şey anlatmaksa, bir berceste (güzel bir beyit) veya birkaç söz yeterlidir. Buna rağmen insanların uzun uzadıya eserler yazmasını, konuşmalar yapmasını anlayamam. Mevlâna’nın “Anlamaz olgn adamdan ham adam, Söz hem az, hem öz gerektir vesselam” sözleri ile bercestenin az ve öz sözlerden oluşup çok anlamlı olması gerektiğini söyledi.
Hıfzı Kaymaz Konuşmasının devamında: ‘Âvâzeni bu âleme Dâvûd gibi sal, Bâkî kalan bu kubbede bir hoş sadâ imiş!’ dediği gibi, her şeyin en güzelini yapmak, hedefimiz en güzel insan olmak olmalıdır.
Yunus Emre ‘Dervişlik olsaydı çul ile hırka, Biz dahi alırdık otuza kırka.’
Cengiz Numanoğlu: ‘Kamil insan odur ki hiçbir şeye şaşırmaz, İçin için kaynar da köpüğünü taşırmaz’.
Talip: ‘Çeşmî insâf gibi kâmile mîzân olmaz, Kişi noksanını bilmek gibi irfan olmaz.’
Taşlıcalı Yahya Bey: ‘Derûnî âşinâ ol, taşradan bîgâne sansınlar, Aceb zîbâ revişdir, âkil ol dîvâne sansınlar.’
Ali Sezer: ‘Gönül gezme cahil ile altın isen pul olursun, Yoldaş olsan kâmil ile çalı isen gül olursun’
Tamamı berceste niteliğinde olan Abdurrahim Karakoç’un İncitme isimli şiiri de manidardır diyen Hıfzı Kaymaz Şiirin tamamını okudu.
Gölgesinde otur amma
Yaprak senden incinmesin.
Temizlen de gir mezara
Toprak senden incinmesin.
Yollar uzun, yollar ince
Yol kısalır aşk gelince.
Yat kurban ol İsmail’ce
Bıçak senden incinmesin.
Burdayım de ararlarsa
Doğru söyle sorarlarsa.
Tabutuna sararlarsa
Bayrak senden incinmesin.
İl göçsün göçtüğün vakit
Yol yansın geçtiğin vakit.
Suyundan içtiğin vakit
Kaynak senden incinmesin
Toz konmasın sakın sana
Hakkı geçer halkın sana.
Gücenmesin yakın sana
Uzak senden incinmesin
Hıfzı Kaymaz Konuşmasını Alvarlı Efe’nin bir beyiti ile sürdürdü.
Aşık der inciden den İncinme incitenden
Kemalde üstün imiş İnciten incinenden
İmâm-ı Rabbânî İnsanlara bakışımıza dikkat edelim. Onlardaki güzeli görelim, çirkini görmeye gözlerimizi alıştırmayalım. Elbet bulunur bir güzellik çirkinde; İnci gibi görünür dişler zencide.
“Gam değildir gide dünya kala din
Gam odur ki kala dünya gide din,”
Ziya Paşa: ‘Bed-asla necâbet mi verir hiç üniforma Zer-dûz pâlân ursan eşek yine eşekdir ‘
‘Onlar ki verir lâf ile dünyaya nizâmât Bin türlü teseyyüp bulunur hânelerinde’
‘Yıldız arayıp gökte nice turfa müneccim, Gaflet ile görmez kuyuyu reh-güzârinde.’
Hıfzı Kaymaz konuşmasının son bölümünde ise Erzincanlı şairler Rıfkı Kaymaz ve Metin Tombul’un şiirlerine yer verdi.
Program sonrasında Türkiye Yazarlar Birliği Şube Başkanı Halil İbrahim Özdemir’in imzaladığı Teşekkür belgesi ve bir kitap Hıfzı Kaymaz’a hediye edildi. Programı çok sayıda yazar ve akademisyen takip ettiler.