KÜLTÜR-SANAT

Rumen Yazar Prof. Dr. Anastasya Dumitru Dobruca’daki Türk varlığını anlattı

Rumen Yazar Dobruca tarihini anlattı

Abone Ol

Dobruca Kafkasya’da bir bölgenin adıdır. Bu bölge genellikle Türklerin yoğun olarak yaşadığı bir bölgedir.  Dobruca bölgesi bugün Romanya sınırları içerisinde kalmaktadır.

Dobruca’nın Romanya’ya iltihakının yıldönümü her yıl 14 Kasım’da kutlanmaktadır.

Prof. Dr. Anastasya Dumitru bu konuda önemli bir kitabı kaleme aldı.  Kitabın  adı: ”Dobruca Noetika”, yani “Nuhlu Dobruca”  Kitap : Neolitikten Nuh babaya, Dobruca için yazılar, Dobruca‘nın köy ve kasabalarına dair, monografyalar ,folklor ,Tatarlar, Tarihten tarihe (komunizm devri) ve Sonuç bölümlerinden oluşuyor.

Prof. Dr. Anastasia Dimitru Dobruca konusunda çok geniş bir çalışma yapmış.  Bölgede yıllar öncesinden beri Türklerin yani Tatar Türkleri’nin varlığını  anlatmış.

Evliya Çelebi ‘nın Seyahatnamesinde yer alan, Türklerin sahip olduğu değerler, Akbaş koyü ve Tekerkol şehirlerinin tanıtımını yapmıştır.  Ayrıca Kara Murat / M.Kogılniçanu Tatarlarının, bölgeye ilk yerleşen milletlerden birisi olduğunu belirterek  Dobruca’da: memleketlerinin bekçisi olarak vatanlarını korumuşlardır. Dünya harbinde Tatar Milli birlikleri ve mücadelesi ile ondan gelen ölümler, kurbanlar, ağır mahpuslar bu kitapta yer bulmuş.

Kitap Dobruca bölgesinin en iyi şekilde tanıtımına önemli katkılar sağlamıştır. Gerek tarihi, gerekse felsefi olarak bölgede geçmişte yaşayan halkların komünist dönemde ne tür zorluklarla karşı karşıya olduğunu ifade etmiştir. Prof. Dr. Anastasya Dumitru Üniversitelerde de Dobruca’nın anlaşılması için önemli katkılar sağlamıştır.

Doğu ile batı, Tuna ile  Karadeniz arasında yer alan Dobruca’nın ruh ve medeniyetinden kalan bin yıla varan bir tarihe sahiptir.  Doğu ile batının bir sentezi olan Dobruca’da bulunan Köstence isminin bile Kostantiniyye isminden geldiği ifade edilmektedir.

Romanya’da yayınlanan Emel mecmuasının 84. Sayısında Dobruca, Osmanlı Devletinin  yaptığı sayısız  eserlerle bayındır hale geldiğini anlatmıştır.

Guhiner Acmola tarafından yazılan  “Kırım için Bir Ömür” adlı kitabında Tatarların milli kültürünün adeta Dobruca olduğu ifade edilmiştir. Bu kültürün ana unsurları  şiirleri, edebiyatı  ve türkülerdir.  Tatarlar Kurtveli oğlu Şuayp  romanındaki liderlerle tanıtılmış,  Necip Hacı Fazıl,  Salya Septar isimli şaire, Şuayp V. Abdulla, Ali O. Bekmambet, Yusuf İrsmabet gibi sanatkarların  Dobruca’nın önemli isimleri olduğunu ifade etmiştir.

Salya Septar, Şuayp Veli Abdulla, Ali Bekmambet, Yusuf  İrsimabet,  Dr. Eyüp Musa,  Kral Komiseri Halil Kayri gibi  Tatar medeniyetinin  önemli yazarlarından olmuşlardır.

Prof. Dr. Anastasia Dumitru kitabının son bölümünde de tatar şairlerin şiirlerine yer vermiştir. İşte o şiirlerden örnekler:

“Tekirgölün yalısında  / Tatlı celler esken bola/ Taş kayalar tızılgende/ Caltırağan su ustunde./Binlerce kuş kokten kele/Canğız kalpnı şenlendıre…”(…) Bugun kolın ken boyında/ Tatar halkı şıktı cölğa/Makedonlar şalışmakta, Türk torunu okumakta./Az bır ızı nemse bolsa/Tarihten cöl tabıp alsa, /Taze kelgen şıngeneler/Eskı Türken mané bezer!/Romenlermen bırleşmekte/Oynap ora becermekte,/ Tatarlar, Tekirgölde”.(G Akmolla, Tekerkol monografyası, ekı tılde, 2008 de)