İtaatkâr toplum dönemi kapanıyor.
Parti, cemaat, grup mensubiyeti yerine bireysel düşünen ve konuşan toplum gelişiyor. Bu toplum dışlayıcı söylem ve mağduriyetler karşısında yüksek sesle haykırabiliyor.
Birtakım seçkinlerin yıllarca dillendirdiği “CAHİL HALK” tabiri gerçeği yansıtmıyor.
Yeri geldiğinde darbe taraftarları karşısında dik duran iradeye sahip çıkarak onu iktidar yapan bu halk, yeri geldiğinde büyüttüğü bu gücü uyarıp, toplumun farklı kesimlerini dinlemeye, anlamaya ve hesap vermeye zorluyor.
Doğruya doğru, yanlışa yanlış diyor, haklıysan yanında, haksızsan karşında oluyor.
Bin bir güçlük ve çabayla, adeta gergef gibi işlenerek ülkenin getirildiği yerden, geriye dönüşü engellemek için cumhurbaşkanının aldım dediği mesajı iyi okumalı, duyarlı, farklı düşünen bu çoğulcu yapıyı herkes içine sindirebilmelidir.
Yaşadıkları şehre, toprağına, bir ağacına samimi düşüncelerle sahip çıkan ve son derece modern düşünen, yüksek sesli bu insanları anlayamazsanız, sorunları çözemez daha da büyütmüş olursunuz. Bu kitlenin karşısına yüzde elli değil, yetmişle de çıksanız, gücü dayatmayla değil hakkaniyetle kullanmak zorundasınız artık.
Oluşan tepkileri fırsat bilerek istismar etmek isteyen, yakıp, yıkanlar bir tarafa, sağduyulu davranan bu insanların hassasiyetlerine saygı duyulmalıdır.
Genelde olumsuz örnekleri karşımıza konuyor. Koca tarihimizin büyük çoğunluğu kavga yerine uzlaşma, tahammülsüzlük yerine hoşgörü, farklı olana saygının ve en önemlisi “ÖZGÜRLÜK” fikrinin egemen olduğu zenginliklerle dolu.
Yaşananlardan üzüntü duyuyoruz fakat korkmuyoruz.
Bu toplumun ruhunda, köklerinde var olan fakat üzeri küllenmiş bir takım gelenekleri, hassasiyetleri tekrar gün yüzüne çıkıyor, o kadar.
ERZİNCAN’DA YAŞANANLAR
Birçok yerde olduğu gibi Erzincan’da da gösteri yapma özgürlüğünü kullanarak, meşru tepkilerini ortaya koymaya çalışan insanların varlığı gibi kötü niyetli kışkırtıcılarda vardı.
Yapılacak 3 üncü köprü ismine tepki için toplanan Alevi Kanaat Önderlerinin, yaptıkları açıklamanın ardından aşırı davranışları önlemeye çalışmaları, yıkıcı gurupları cem evine almamaları takdirle karşılandı. Aynı şekilde KESK in davullu zurnalı eylemi de…
MHP, CHP ve diğer parti teşkilatları da son derece olgun davrandı, tahrik etmek isteyenlere kimse geçit vermedi.
Her zaman makul yolun tutulmasında hem toplum, hem Erzincan adına fayda var. Bu küçücük şehirde neden insanlar birbirinin gırtlaklarına sarılsın ki?
İyi yönetildi.
Emniyet güçleri de ölçüsüz ve abartılı bir güç kullanmadı. Sınırlar aşılıncaya kadar müdahale edilmedi. Olaylar zıvanadan çıkmadan da kontrol altına alındı.
Erzincan, bölgesindeki doğu şehirlerine oranla farklılıklara daha hoşgörüyle bakan bir kent. Temennimiz kentin genetiğinin, bu özelliğinin bozulmaması, ortamın bir an önce yumuşaması.