ERZINCAN

Otlukbeli Savaşı ve Otlukbeli Gölü’nün oluşumu

Otlukbeli'ne dair bir çok bilgiye içeriğimizden ulaşabilirsiniz

Abone Ol

Osmanlı sınırlarının, Doğu Anadolu'ya kadar genişlemesine sebep olan ve Akkoyunlu devletinin yıkım sürecini başlatan otlukbeli savaşına ve Otlukbeli ilçesine dair bilmeyenleri okurlarımız için bir araya getirdik. işte Erzincan’ın otlük ilçesine dair net bilgiler;

İl merkezine 142 km. uzaklıkta, 254 km2 yüzölçümü olan ilçenin 2000 yılı nüfus sayımı sonuçlarına göre nüfusu 4.651`dir. Nüfusun 3479`u İlçe merkezinde 1172`si köylerde yaşamaktadır.İlçeye 10 köy ve 2 mezra bağlıdır. İlçe Fatih Sultan Mehmet ile Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan arasında 1473`te yapılan Otlukbeli savaşından ismini almaktadır. Çayırlı ilçesine bağlı belde iken 9 Mayıs 1990 tarihinde ilçe olmuştur. İlçede tarımın yanında hayvancılık önem taşımakta, zengin manganez rezervleri bulunmaktadır. Nüfusun %80`i hayvancılıkla uğraşmaktadır.

Otlukbeli gölü oluşumu ve özellikleri itibariyle doğal anıt olarak nitelendirilmektedir. İlçede geniş meraların olması nedeniyle küçükbaş hayvancılığın yaygınlaştırılması ve ırkının ıslah edilmesi ile arıcılığın geliştirilmesi ve desteklenmesi gerekmektedir.

Daha önceleri Karakulak olarak bilinen, 1473`te Fatih Sultan Mehmed ile Akkoyunlu Hükümdarı Uzun Hasan arasındaki Otlukbeli Savaşı burada olmuştur. Otlukbeli, 1800`lü yıllarda bucak haline getirilerek, idari yönden Tercan ilçesine bağlı iken, 1954 yılında Çayırlı ilçesine bağlanmıştır. 7 Haziran 1971 yılında Belediye teşkilatı kurulan Karakulak beldesinin ismi 10 Nisan 1973 günü Otlukbeli olarak değiştirilmiştir. Otlukbeli beldesi 9 Mayıs 1990 tarihinde ilçe olmuştur.

Ekonomik bakımdan her türlü tarım ürünlerinin yetiştirildiği ve hayvancılığın büyük önem taşıdığı ilçede, ayrıca zengin manganez madeni rezervleri bulunmakta ve halen özel sektör tarafından işletilmektedir. Nüfusunun %80`i hayvancılık ile uğraşmaktadır.
İlçe merkezinin 6 km kuzeybatısında bulunan göl, traverten seddi (Maden sularının oluşturduğu traverten seddi) gölü olup, oluşumu günümüzde de devam etmektedir. Yüzölçümü 6500 m2 olan gölün derinliği 15-18 m civarındadır.

Otlukbeli gölünün en önemli özelliği, çanağının ve oluşumunun göl türleri içerisinde günümüze kadar bilinenlerin içerisinde dünyada tek tip oluşudur. Göl, bu özelliğinden dolayı, doğal anıt olarak nitelendirilmektedir.
Deniz seviyesinden 1885 metre yükseklikte olan Otlukbeli Gölü’nün yüzölçümü yaklaşık olarak 7500 metrekaredir. Derinliği 20 metre olan gölün uzunluğu mevsimine göre 150-160 metre, genişliği ise 30 ila 50 metre arasında değişiyor. Setler sayesinde oluşan gölde bol miktarda maden suları bulunuyor. Oluşum bakımından karst kaynaklarının değil, maden sularının oluşturduğu dünyanın tek traverten set gölü olan Otlukbeli Gölü, bu özelliğiyle 15.04.1994 gün ve 612 sayılı Erzurum Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu kararı ile Doğal SİT Alanı olarak ilan edilmiş ve “doğal anıt” olarak nitelendirilmiş. Kapladığı alan açısından “küçük” olarak nitelendirilen bu göl, taşıdığı özellikler bakımından oldukça büyüktür. Göl içerisine hem maden suları ve kükürtlü sular hem de dere tarafından beslenen tatlı sular karışıyor. Göldeki maden sularının romatizmal hastalıklar başta olmak üzere, kırık çıkık rahatsızlıklarında ve kadın hastalıklarının tedavisinde fayda sağladığı söyleniyor. 

Hem keşif hem de fotoğraf çekmek isteyenler için çok güzel bir manzara sunan bu gölü ziyaret ettiğinizde keyifli vakit geçireceğinizi garanti edebiliriz. Bununla birlikte, gölün etrafında çok fazla otel bulunmadığını söylemeliyiz. Eğer Erzincan ziyaretinizi birkaç gün uzatmak isterseniz, konaklamak için Otlukbeli civarındaki otellerden birini tercih edebilirsiniz. Erzincan Valiliği ve Otlukbeli Kaymakamlığı tarafından, jeolojik oluşumu günümüzde de devam eden bu gölün turizme kazandırılması için  çeşitli çalışmalar yapılıyor. Bu çalışmalarla birlikte, göl çevresindeki tesislerin sayılarının artması bekleniyor. 

İlçede Otlukbeli Gölü’nün yanı sıra, çok sayıda çay ve dere bulunuyor. Yolunuz buraya düştüğünde, her biri ayrı bir öneme ve özelliğe sahip olan bu dereleri de ziyaret edebilirsiniz. Otlukbeli ilçesi, Doğu Anadolu bölgesi sınırları içerisinde yer alan Erzincan’ın en yüksek ilçelerinden biridir. Tahmin edilebileceği gibi ilçede karasal iklim hüküm sürüyor. Dolayısıyla Ocak ve Şubat aylarında ilçede hava çok soğuk oluyor. Bölgede Kasım ayında başlayan kar yağışı Nisan ayına kadar sürebiliyor. Bu nedenle Otlukbeli Gölü ziyaretinizi Mayıs ile Eylül ayları arasında yapmanızı tavsiye ederiz. Bu gezi için en ideal ayların ise Temmuz ve Ağustos olduğunu söylemeliyiz. 
Otlukbeli Gölü’nün Oluşumu 

İlk olarak Ankara Dil ve Tarih Coğrafya Fakültesinden Prof. Dr. Erdoğan Akkan ve Prof. Dr. Metin Tuncel tarafından bilim dünyasına tanıtılan Otlukbeli Gölü oluşum bakımından küçük bir set gölüdür. 1990 yılında yapılan bu keşif tutanaklarda şu cümlelerle yer almış: “Bu set şimdiye kadar Türkiye'de örneği görülmemiş, taradığımız dünya literatüründe de eşinin bulunduğuna dair bir yayına rastlamadığımız, bu nedenle hiçbir sınıflandırmada yeri bulunmayan çok özel bir türdendir. Traverten seddi, daha da özel olarak, normal karst kaynaklarının değil, maden sularının oluşturduğu traverten seddi'dir. Böylece, Otlukbeli Gölü ile göl türlerine bir yenisi daha eklenmiş bulunmaktadır.“Traverten Seddi Gölü” ya da “Maden Sularının Oluşturduğu Traverten Seddi Gölü” oluşu açısından yurdumuzda ve herhalde yeryüzünde eşinin bulunmadığı göz önüne alınarak, Otlukbeli Gölünü “Doğal Anıt” olarak nitelemek istiyoruz.

Bu sözlerden de anlaşılacağı üzere, Otlukbeli Gölü’nü ülkemizdeki hatta dünyadaki diğer göllerden farklı özel kılan unsur set türüdür. Çünkü gölün oluşumunu sağlayan set, travertenden meydana geliyor ve faylar boyunca yüzeye çıkan maden sularının birikmesine neden oluyor. Bu durum Otlukbeli Gölü’nü ülkemizde ve dünyada benzeri olamayan bir doğa harikasına dönüştürüyor. 

Otlukbeli Gölü’nün bir traverten set gölü olmakla birlikte, göl oluşumuna sebebiyet veren esas süreç maden suları olup traverten seti, bu suların asırlar boyu eritip biriktirdiği sediment (tortul materyel) tarafından oluşturulmuş. Böylelikle Otlukbeli Gölü çanağının oluşum kökeni itibariyle Türkiye gölleri arasında yeni bir göl tipi olarak belirlenmiş. Bu açıdan bakıldığında Otlukbeli Gölü maden sularının oluşturduğu “traverten seti gölü” olarak tanımlanabilir. Oluşumunu günümüzde de devam ettiren bu göl kalsiyum, magnezyum ve demir katyonları ile bikarbonat, sülfat ve klorür anyonları içeriyor. 

 OTLUKBELİ SAVAŞI (1473)
 
Akkoyunlu Devleti 15'inci yüzyılda Doğu Anadolu'da iyice güçlenmiştir. Irak ve Azerbaycan'ı alan Akkoyunlu Devleti, Karakoyunlu Devleti'nin yok olmasına sebep olmuştur. Gittikçe güçlenen Akkoyunlu Devleti Venediklilerle anlaşmıştır. Osmanlı Devleti'nin Karamanoğulları Beyliğine ve Dulkadiroğulları Beyliğine yardım etmesi, Akkoyunlu Devleti hükümdarı Uzun Hasanı iyice rahatsız etmeye başlamıştır.

Bu gelişmeler üzerine Fatih Sultan Mehmet büyük bir ordu hazırlatarak 11 Ağustos 1473 tarihinde doğuya doğru hareket etmiştir. Uzun Hasan ve komutasındaki birlikler, Fatih Sultan Mehmet'in ordusunda görevli Has Murad paşa komutasındaki öncü birliği tarafından pusuya düşürülerek imha edilmeye çalışıldıysa da asıl büyük muharebeler  Erzincan ve Tercan arasında Otlukbeli bölgesinde meydana gelmiştir.

Otlukbeli Savaşı'nın kısaca sebepleri şu şekilde özetlenebilir:

1. Osmanlı Devleti Karadeniz kıyılarındaki Trabzon, Sinop, Amasra gibi önemli limanlarını ele geçirmiştir.
2. İran ve Akdeniz limanları arasındaki kervan yolları üzerine yeni gümrük ve vergileri koymuştur.
3. Akdeniz ve Karadeniz ile bağları kesilen, ticari ve ekonomik bir çıkmaza giren Akkoyunlu Devleti hükümdarı Uzun Hasan, Osmanlı toprakları üzerinde batıya doğru bir genişleme siyaseti gütmeye başlamıştır.
4. Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan Osmanlı Devleti'ne karşı Venediklilerle işbirliği anlaşması yapma girişiminde bulunmuştur.

Hilal taktiğinin uygulandığı bu savaşta özellikle ateşli silah ve isabetli atış üstünlüğünü elde bulunduran Osmanlı ordusu, merkezde Fatih Sultan Mehmet, sağ kanatta Şehzade Mustafa ve sol kanatta Şehzade Bayezid komutasındaki Osmanlı birlikleri kolaylıkla Akkoyunlu hükümdarı Uzun Hasan'ın komutasındaki birlikleri dağıtmıştır. Yenilgiye uğrayan Uzun Hasan kalan birlikleri ile savaş alanını terk etmek zorunda kalmıştır.

Otlukbeli savaşının sonuçları ise kısaca şu şekilde özetlenebilir:
1. Otlukbeli savaşının sonucunda Akkoyunlu Devleti'nin yıkılma süreci başlamıştır.
2. Osmanlı sınırları, Doğu Anadolu'ya kadar genişlemiştir.
3. Venediklilerin oluşturduğu Haçlı ittifakının en güçlü temsilcisi tasfiye olmuştur.
4. Anadolu Türk birliğinin kurulması yolunda güçlü bir adım atılmıştır.

Otlukbeli Anıtı

Kaymakamlığımızca başlatılan çalışmalar sonucunda Otlukbeli savaşının yıldönümü olan 11 Ağustos 2008 tarihinde Otlukbeli Savaşını temsilen
açılan anıt ile 1473'de iki büyük Türk hükümdarı Osmanlı Devleti Padişahı Fatih Sultan Mehmet Han ile Akkoyunlu Devleti Hükümdarı 
Uzun Hasan arasında geçen Otlukbeli savaşında şehit düşen askerlerin anısının yaşatılması sağlanmıştır.
Kaynak;http://www.otlukbeli.gov.tr/