Her genç erkek mutlu bir yuva kurmak için evlenir. Gönülden sever sevdalanır. Ana babalar varını yoğunu harcar. O gün sevinçler, eğlenceler, oyun havaları, ikramlar, ardından ayrılık gözyaşları. Keşke hep böyle mutlu kalsalardı, kim yuvasını yıkmak ister, Günümüzde kızların suni güzellikleri, endamı, aldatıcı cazibeleri ön plana çıkmış, ne ailesini ne inancını araştırılır, her türlü kaprislerine katlanır. Geçici ve suni olanlar bir gün usanç getirecektir.

Neden izdivaçlar hemen bozuluyor, ihtilaçlar başlıyor, çünkü karşılıklı sevgi ve saygı yerini küfür, şımarıklık, israf, yalan almış. Yeni nesil gelinlerde sen sen bende ben dürtüleri, inatlaşma ruhunu sarmış, Kocasını her istediğini yapan, pasif hale getirme arzusu. Eşinin yakınlarını evinde görmek istemez, hep erkekler suçlanır, basit sözler yüzünden yıkılan yuvalar. Yeni nesil gelin adayları, sırtına binecekleri bir eşek her şeyinden istifade edecekleri bir inek arıyorlar. Diğer taraftan hanımına zulmeden aşağılayan, sessizliğinden istifade eden emrivakili kaba kuvvet kocalar var ve sesi hiç duyulmayan nice mazlum kadınlar var. Hiçbir şikayet cinayet sebebi değildir. 

Günümüzde ortaya çıkan cinayetler: evini terk eden kadınlar, sevgililer,  evin-den uzaklaştırılan erkekler üzerinde yoğunlaşıyor. Bir düşünün anlaşma barışma var-ken olaylar büyütülerek inatlaşarak evinden uzaklaştırılan aile reisi, Kadın evi kabul-leşmiş, erkek otellerde, evine giremiyor, çocuklarını göremiyor, hatta eşi yeni sevgili bulmuş, üstelik bitmeyen nafakalar. İşte o zaman sabır taşı patlıyor. Kadın evini terk edince sığınma evleri, erkek uzaklaştırılınca Evlilik eğlencelik, tozpembe hayaller değildir, fedakarlık ister muhabbet ister. 

Önce suçu hatayı kendimizde arayalım. Çocuklarınızın üzerine kol kanat olamadık. Sevgiyi saygıyı, ahlakı, sofra adabını öğretemedik. Çocuk yaştan itibaren dini vecibeleri gerçek manada yaşamadık, yaşatamadık, çocuktur büyünce öğrenir, dedik. Evinizde inat küfür, yalan, hırs varsa bir gün o yuva da çocuklarda dağılır. 

Ana baba olarak çocuklarınızı toplayamadık, kimi gece eve geldi kimi öğleden yataktan kalktı, otoriter olamadık, diline, kalbine besmeleyi duayı aşılayamadık, nefsimize uyduk. Evinizde kaba kuvvet küfür varsa ve çocuklarınızın hatalarını görmezden geliyorsanız, evinizde kibar lisanınızınız, ikramınız yoksa böyle ailelerde yetişen çocuklardan ne beklenir. Yüksek makamlara gelseler dahi asla mutlu edemezler. Ana babalar mahir ustalar olmalı, .bu varlıkla değil, sevgiyle olmalıdır. Ne demişler ‘’çocuğun kötüsü olmaz, Allah hayırlı ana babalar versin.’’  

Çocuklarınıza tasarrufu, kanaati öğretiniz cebine bol para verip başıboş bırak-mayınız,  Kendi ketum hırslarınız yüzünden, eşinizle ayrı yaşayarak çocuklarınızın geleceğini karartmayın. Önce dilinizi ıslah ediniz, bu karşı tarafı da ıslah edecektir. Çocuklarınıza dini inançlarını sofra adabını ve tatlı dilinizi aşılayınız. O zaman herkes mutlu olacaktır. Ömrünüz heba yere çırpınışlarla geçmesin.