Gazeteci yazar Lütfi Özgünaydın, Burhaniye kitap fuarına davet edildi. Burhaniye’de 19 Temmuzda açılacak olan Kitap Fuarı sanat edebiyat ve polilitika alanından çok önemli insanları ağırlayacak. Türkan Şoray, İnci Aral, Ayşe Kulin, Ayşe Sucu iyi parti genel başkan yardımcısı, Ahmet Akın, Faik Öztürk CHP Başkan Yardımcıları, Burhaniye Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler gibi birçok isim katılacak isimler arasında.
Burhaniye’ye gideceği için çok sevinçli olduğunu belirten Kemaliyeli yazar Lütfi Özgünaydın;
“Memleketime aşığım. Yıllardır yöremi anlatıyorum. Yakında 24. kitap yayımlanacak. Hepsi bizim yöreden. Yazları Biga’ya geliyorum. 3-4 ay burada yaşıyorum. Ekmeğini yiyorum suyunu içiyorum. Biga içinde bir şeyler yapmalıyım. Benim bahçemi Sanat/edebiyat çevresi biliyor. Kitapları bahçemdeki dut ağacımın altında yazdığımı hep söylerim. Biga’yı anımsıyorlar. Şimdi Burhaniye’ye gideceğim. Kitaplarımı imzalayacağım ve döneceğim. Çok sevinçliyim dostlarımla, arkadaşlarımla buluşacağım.” dedi.
“Politika ve kültür sanat alanında büyük takdir toplayan Burhaniye Belediye Başkanı Ali Kemal Deveciler ise; ”Kitap ve sanatta güzel yolculuğumuzda yine heyecanlıyız. Burhaniye kitap fuarının kapılarını sanat/kitapseverlere açıyoruz.Yazarlarımıza başarılar dilerim.” diye konuştu.
Kitap fuarı koordinatörü bir engelli/Erzincanlı
Belediye başkanından aldığı güçle çok önemli çalışmalar yapan kültür/sanat insanı Sinan Karahan kitap fuarının koorinatörlüğünü yapıyor. Kültür sanat alanında çok özel çalışmalar yapan Sinan Karahan, Erzincan’da doğmuş, kentlere çıkınca Gazetecilik ve halkla ilişkiler okumuş. Belgeseller üzerine çalışmalar yapan Karahan, sanat ve kültür alanında gelişmek için Ülkenin değerlerini okumaya başlamış. Nutuk’u okuyunca “Atatürk’ün, bu toprakları vatan yapanların, çilelerini kavrıyorsunuz.” diyor ve şöyle devam ediyor, “Nazımla buluşunca, Şeyh Bedrettin’i öğrendim, Bozlak türkülerini Neşet Ertaş’tan, İsyanı Mahsuni’den, Çukurovay’ı, Yaşar Kemal, Ahmet Arif’den öğrendim. Onların kitaplarını okudum, Burhaniye kitap fuarının bu denli yararlı olması beni mutlu ediyor”
Politikada da bir dönem boy gösteren Karahan, koltuk değnekleriyle çok şey başarıyor. Burhaniye’de ki ekibiyle kültür sanat alanında çevresine örnek oluyor. Burhaniye kitap fuarı koordinatörü olarak yörede çevresine, kültür ve sanata büyük katkı sunuyor.
İki Erzincanlı Burhaniye’de buluştu
Burhaniye’de buluşan iki başarılım isim. Kitap, kültür/sanat edebiyat konularında sohbet etti. Erzincan’dan da söz eden iki Erzincanlı, gurbet ellerde olmalarına rağmen memleketlerini unutmadı. Erzincan’nın değerlerini, ozanlarını konuşarak Erzincan’nın kültürel derinliği üzerine önemli görüşme yaptı. Lütfi Özgünaydın ise Erzincan kitabını anlattı. Beş cilt Erzincan kitabının yazarı Tahir hocanın bu kitabı hazırladığını söyleyen Özgünaydın, “Valilik yeni bir kitap hazırlıyor. Heyecanla bekliyorum. Tahir hoca sevdiğim yetkin bir bilim adamı/yazar… Güzel bir kitap çıkacağına inanıyorum. Başarılar diliyorum.” dedi.
Erzincan’a büyük özlem duyan Özgünaydın, “Erzincan’a gider miyim” bilmem. Erzincan kitabımda denemeler içinde değerlerimizi anlattım. Erzincan da çok özgün konular var. 1939 yılında mahkumların gün içinde kurtarmaya katılıp akşam cezaevine dönüşleri film olacaktı. Çok özgün bir konu. Birde benim Taş yolu kitabımın film olmasını bekliyorum. Ömrümü bu topraklara vererek yazdım. İçtenliğin sevginin öne çıkması için çaba verdim. Bütün kitaplarımda insani bir duygunun var olmasına dikkat ettim. Bizim yörenin düşüncesiyle yazdım. Hiçbir fikireengaje olmadım.Onun için Taş Yolundan iyi bir film çıkacağına inanıyorum. Özgün/tarafsız…
Ayrıca içimde bir derttir Erzincanlı Ozanlar: “Ne ağlarsın zülfü siyahım/Buda gelir buda buda geçer ağlama.” Daimi. Ve tınılarına aşık olduğum Davut Sulari: “ Vardım kırklar kapısına/evel Allah ağirAllah…Yıllar önce yazdım Davut Sular inin bu tınılarını bir dünya müzikoloğu yakalayacak ve dünya da tanınacak. O kadar çok değerimiz var ki… Ben bir kültür/sanat insanıyım. Ömrüm var oldukça Erzincan ın böylesi derin konularını anlatacağım.
Fırat Erzincan topraklarını yarar geçer. Kıyısında acılar vardır. Dostoyveski ne diyor, ‘Acılar insanı/toplumu geliştirir’. Erzincan’ın yaşadıkları/depremlerin acıları insanı ve toplumu geliştirmiştir. Her seferinde küllerinden doğan Erzincan’nın çok büyük bir kültürü vardır. Varsa ömrüm yine bir yerlere yazarım. Ben zamanında Özsöz gazetesinin resmi yazarıydım. Değerli Kazım Özsoy beni kardoya almıştı ve yazmamı sağlamıştı. Rahmetle anıyorum. Erzincan için yazdığım için çok mutlu oldum.” dedi.
“Aydınlanma için elimden geleni yapacağım”
“Aydınlanma konusunda en çok İlhan Selçuk yazardı. Cumhuriyet gezi dergisinde yazarken onu heyecanla okurdum” diyen yazar, “Bu toplumun aydınlanmasının önemini anlatırdı. Sanki bizlere vasiyet gibiydi yazdıkları. Benim hayat felsefem “ Gelişmek ve geliştirmekten yana” Önce kendim gelişmeliyim. Onun için bu yaşımda deli gibi okuyorum yazıyorum.Bu toplum aydınlanmalı bilimle sanatla kültürle gelişmeli.Başka çare yok. Toplum gelişirse bilinçlenirse özgürlüğü daha anlar. İşte ben 24. Kitabımı yazıyorum. Enver Gökçeyi anlattım. Bir taraftan da yeni bir roman yazıyorum. Tabi ki aydınlanma için elimden ne gelirse; fotoğraflarla/edebiyatla ürünler vermeye çalışıyorum. Biga Çarşamba postasında yazdıklarımı hem Bigalılar hemde Kemaliyeliler okuyor. Sosyal medyada Facebook ta paylaşıyorum isteyenler tıklayıp okuyor. Kemaliye(Eğin) muhteşem bir yer ve Bigalı dostlara/okurlara selamlar” diyerek sözlerini noktaladı.