Türkiye’deki Yıkıcı Depremler ve Hazırlık Gerekliliği
Erzincan, ülkemizin en riskli illerinden biri olarak biliniyor. 1939 yılında yaşanan büyük Erzincan Depremi'nin ardından, kentteki halk ve yetkililer için deprem hazırlıkları daha da kritik hale gelmiş durumda. Bu çerçevede, Erzincan Binali Yıldırım Üniversitesi (EBYÜ) tarafından düzenlenen "EBYÜ-DTE ve KOYOTO-DPRI 1. Ortak Çalıştayı", önemli bir bilinçlendirme fırsatı sundu. Çalıştayda, Türkiye’nin farklı bölgelerinde sıklıkla yaşanan büyük depremler ve bu depremlerle mücadele için yapılması gerekenler masaya yatırıldı.
EBYÜ Rektörü Prof. Dr. Akın Levent, Türkiye'nin son yıllarda iki yılda bir yıkıcı depremle karşı karşıya kaldığını belirterek, “İki yılda bir büyük deprem olması, büyük bir frekans. Bu nedenle deprem hazırlıklarına çok ciddi bir şekilde yaklaşmamız gerekiyor,” dedi. Levent, deprem hazırlıklarının sadece anlık değil, uzun vadeli ve sürekli bir süreç olması gerektiğini vurguladı.
Depremde Dikkatli Olmak Yıllara Yayılmalı
Levent, medyada sıkça duyduğumuz "dikkatli olun" çağrılarına da tepki göstererek, bu tür uyarıların yanıltıcı olabileceğini ifade etti. "Dikkatli olmak, anlık bir şeydir. Halbuki depremde dikkatli olmak, yıllara sari bir hazırlık sürecidir. Deprem, bugünden yarına hazırlık yapılacak bir şey değil, 50 yıl sonrasına yönelik stratejiler geliştirilmesi gereken bir konu," dedi. Levent, depreme karşı toplumun tüm kesimlerinin üzerine düşeni yaparak, bilinçli bir şekilde hazırlık yapmasının önemini vurguladı.
1939 Erzincan Depreminin Ardından Eğitim ve Altyapı Yetersizlikleri
Çalıştayda bir diğer dikkat çeken konuşmayı EBYÜ Deprem Teknolojileri Enstitüsü Müdürü Prof. Dr. Şevket Özden yaptı. Özden, 1939 Erzincan depreminde yaşanan büyük can ve mal kaybını hatırlatarak, "O dönemde kaybettiğimiz insan sayısı, bugüne kadar yaşadığımız tüm büyük depremlerden çok daha fazladır. Depremle mücadelede mühendislik eğitimi kadar, inşaat sektöründeki tüm paydaşların doğru eğitim alması çok önemli," dedi.
Özden, özellikle inşaat sektöründe çalışan kişilerin düşük eğitim seviyesinin, depreme dayanıksız binaların inşa edilmesine yol açtığını belirtti. "Bugün, uygulayıcıların çoğu herhangi bir teknik eğitime sahip değil. Bu durum, halkımızın hayatını tehdit eden bir sorundur. Kayıtsız ve sorumsuz ekiplerle, depremle mücadele edemeyiz," diye konuştu.
Depreme Dayanıklı Yapılar İçin Eğitim Şart
Prof. Dr. Şevket Özden, deprem güvenliği konusunda mühendislerin eğitimine verilen önemin arttırılması gerektiğini ifade ederek, "İnşaat sektöründeki eğitim seviyesinin düşük olması, uzun vadeli çözüm arayışlarını engellemektedir. Bu sektörde çalışan kişilerin eğitim alması ve depreme dayanaklı yapıların inşası için gerekli teknik bilgiye sahip olması şarttır," şeklinde konuştu. Özden, mühendislerin ve sektörel çalışanların eğitimdeki eksikliklerin giderilmesi gerektiğinin altını çizdi.
Çalıştayda Teknolojik Çözümler ve Yenilikler Tartışıldı
Çalıştayda, deprem teknolojileri alanındaki son yenilikler, deprem sonrası hızlı müdahale yöntemleri ve binaların güçlendirilmesi gibi önemli konular ele alındı. Ayrıca, Japonya’daki Koçyo Üniversitesi'nin Deprem Araştırma Enstitüsü ile ortak yürütülen projeler de paylaşıldı. Katılımcılar, gelişen teknoloji ile deprem anında ve sonrasında yapılacak müdahalelerin nasıl daha etkili hale getirilebileceğini tartıştı.
Çalıştaya Yoğun İlgi
Çalıştaya, akademisyenler, AFAD yetkilileri, sivil toplum kuruluşları ve öğrenciler katıldı. Katılımcılar, depremle ilgili farkındalığın artırılması, eğitim programlarının güçlendirilmesi ve toplumun her kesiminin bu konuda daha fazla bilinçlendirilmesi gerektiği görüşünde birleşti. Depremle mücadele için tüm paydaşların iş birliği yapması gerektiği vurgulandı.
Erzincan Deprem Bölgesi Olarak Farkındalıkta Öncü Olmalı
Erzincan, geçmişteki büyük depremler ve yüksek deprem riski ile tanınan bir bölge olarak, bu tür çalıştaylarla farkındalık yaratmayı hedefliyor. Deprem teknolojileri ve mühendislik alanındaki ilerlemeler, Erzincan’ı bu alandaki gelişmeleri takip eden ve uygulayan bir şehir haline getirebilir. Özellikle deprem konusunda toplumsal bilinçlenmenin sağlanması, Erzincan gibi deprem bölgesindeki iller için büyük önem taşıyor.
Çalıştayda konuşulanlar ve paylaşılan çözümler, Türkiye genelinde depreme karşı daha hazırlıklı bir toplum yaratma amacını taşıyor. Depremle mücadele için yalnızca teknik çözümler değil, toplumun her kesiminin eğitilmesi ve bilinçlendirilmesi gerektiği bir kez daha gözler önüne serildi.