Cuma günü Müslümanların sevinç günüdür, tebrik günüdür. Deylemi’den nakledilen bir hadisi şerifte ‘’Cuma günü, kuşlar ve vahşi hayvanlar birbirlerine Selamın Aleyküm, bu gün Cuma günüdür derler’’ buyrulmuştur.
Cuma gününün insanlar üzerine farz oluşu ve fazileti hakkında Kuranı Kerimde açık ayeti kerimeleri ve hadisi şerifleri vasıtasıyla insanlara tebliğ edilmiştir. İhlâsla kılınacak bir Cuma namazının mükâfatı ve yapılacak duaların geri çevrilmeyeceği hakkında açık hadisi şerifler vardır. Bu derece önemli bir hassasiyete sahip olan bu ibadetinde o derece titizlikle üzerinde durulması gerekir kanısındayım.
Üzerimize namazın farz olduğu yaşımızdan buyana işimizin ivediliğine göre bazen altı rekât, bazen 10 rekât bazende 16 rekât cuma namazı kıldık. Şayet cuma namazı 10 rekât ise 6 rekât namaz kılıp camiden alelacele çıkanlar için daimi olarak hocalar nezdinde ikazları yapılmalıdır. Keza 6 rekâtsa 6. rekâtın sonunda, 10 rekâtsa 10. rekâtın sonunda tespih duaları yapılmalıdır. İsteyen Zühre ağır namazlarını da Cuma namazından sonraya bırakmalıdır. Zira cemaatin çoğu ve görevli olanlar Cuma namazının son 4 rekât sünnetini terk ederek ve umumi duaya iştirak etmeden çıkıyorlar.
İkinci bir husus, kılınan bu son altı rekâtı nasıl niyet edileceği. Kimimiz vakit namazını kılmaya, kimimiz Zühre ağır namazı, kimimiz kaza namazı niyetiyle, kimimizde cumanın son sünnetiyle birleştirerek öğle namazı olarak niyet ettik, Çoğumuzda en son iki rekâtı nasıl niyet edeceğini bilemiyor. Keza cemaat arasında bir istatistik yapınız, cemaatin %20 si cuma namazının 2 rekât fazından sonra kılınan son 10 rekâtını öğle namazı olarak kılmaktadır. Dolayısıyla umumi tespih dualarının öne alınması bu yanlışlığı da kendiliğinden ortadan kaldıracaktır.