Cumhuriyet Halk Partisi Milletvekilleri ve Erzincan İl Başkanı Erdem Topçu depremzedeleri ziyaretlerinin ardından ortak basın açıklaması yaptılar.
Basın açıklamasında şu ifadelere yer verildi; "Genel Başkanımız Sayın Kemal Kılıçdaroğlu’nun talimatı ve Grup Başkanvekillerimiz Sayın Özgür Özel, Sayın Engin Özkoç ve Sayın Engin Altay’ın görevlendirmesiyle Tokat Milletvekilimiz Sayın Kadim Durmaz, Amasya Milletvekilimiz Sayın Mustafa Tuncer ve Tunceli Milletvekilimiz Sayın Polat Şaroğlu bugün ilimizdeler. İlimize gelme amaçları, depremzedelerimizin ihtiyaç ve taleplerini dinlemek, yardımcı olmak, çözüm üretmek. Yalnız olmadıklarını hissettirmek için aramızdalar.
6 Şubat 2023 tarihinde ülkece hepimizi derinden üzen, sabah 04:17 de merkez üssü Kahramanmaraş, Pazarcık olan 7,7 şiddetinde, öğleden sonra 13:27 de merkez üssü Elbistan olan 7,6 şiddetinde iki büyük deprem yaşadık. Hatay, Kahramanmaraş, Malatya, Adıyaman Gaziantep, Diyarbakır, Elazığ, Osmaniye, Adana, Kilis ve Şanlıurfa illerimizde dün itibariyle açıklanan rakamlara göre 44 bin 374 üzerinde can kaybına, 100.000'in üzerinde insanımızın yaralanmasına neden oldu. Yüzbinlerce insanımız evsiz, yurtsuz ve işsiz kaldı. Ata, dede topraklarından oldular. Akrabalarından, evlatlarından, analarından, babalarından, komşularından oldular.
Cumhuriyet Halk Partisi Erzincan İl Başkanlığı olarak öncelikle depremlerde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifalar dileriz.
Bu yaşadığımız depremlerden bölgede yaşayan 13,5 milyon vatandaşımız etkilendi ama ülke olarak hepimizde derin acılar oluşturdu.
Depremin ilk gününden itibaren CHP Erzincan İl Başkanlığı olarak 6 tır ihtiyaç malzemesini halkımızın destekleriyle bölgeye gönderdik.
Ve ihtiyaca göre göndermeye de devam edeceğiz.
Deprem bölgelerinden her ilimizde olduğu gibi Erzincan’da da misafirlerimiz var. Yaklaşık 4 bine yakın depremzede vatandaşımız şuan ilimizde tüm Erzincanlıların misafiri. Ayrıca ilimiz hastanelerinde yüzlerce depremzede vatandaşımız tedavi edildi, taburcu oldu.
Tedavileri devam eden depremzedelerimizi ziyaret ettik. Bir ihtiyaçları, istekleri var mı diye sorduk, geçmiş olsun dileklerimizi ilettik. Ziyaretlerimiz devam etmektedir.
Deprem ülkemizin acı bir gerçeği.
Bundan sonra gerek bölgede gerekse ülkemizin diğer şehirlerinde, özellikle Erzincan’da neler yapmalıyız buna ağırlık vermeliyiz, neler yapılması gerekiyorsa bunun üzerinde yoğunlaşmalıyız.
Böyle doğal olayların, afete dönüşmesini engellemek adına yapılacakları planlamamız lazım, önlem almamız lazım.
Depremde ölüm oluyorsa, tedbirde eksiğimiz ve hatamız var demektir. Çözüm; bilime ve mühendislik hizmetlerine başvurmak. Mühendislik hizmeti almayan, bilime ve bilimin uyarılarına kulak vermeyen ülkelerde maalesef bugünkü tabloyla karşı karşıya kalıyoruz.
Depremden etkilenen bölgede yaralarımızın bir an önce sarılması için hepimiz görevimizi yapmalıyız. Her bir vatandaşımız fiziken orada olamasa bile ruhen oradaki acıları yüreğinde hissediyor, bunu görüyoruz.
Yıllardır ülkemizdeki depremlerin nerede olacağı ve yaklaşık kaç şiddetinde olabileceği tahmin ediliyor, bilim insanlarımız bunu sürekli dile getiriyor. Fakat bu konuda ne acı ki yeterli tedbir alınmıyor.
Bugünden sonra yapılması gerekenler: Acilen Afet Bakanlığı kurulmalıdır. Bakanlık bünyesinde bilimsel çalışmalar yapan, mesleki tecrübeye sahip kişiler görevlendirilmelidir.
Erzincan olarak geçmişte iki büyük deprem yaşamız bir iliz.
Ülkemizde en çok depremin yaşandığı Kuzey Anadolu Fay hattı üzerinde bulunan ilimiz 27 Aralık 1939 tarihinde 7,9 şiddetinde ve 13 Mart 1992 tarihinde 6,8 şiddetinde iki büyük depreme maruz kalmıştır.
1939’da ki depremde resmi rakamlara göre; 32.968 hemşerimiz hayatını kaybetmiş, 116.720 bina yıkılmıştır.
Bunun yanında binlerce hayvan telef olmuştur.
İlimiz 1939’dan önce de çok büyük depremler yaşamıştır.
Örnek vermek gerekirse; 1045 yılında 9 şiddetinde, 1168’de 8 şiddetinde, 1374’de 8 şiddetinde, 1584’de 9 şiddetinde, 1784’de 8 şiddetinde, 1888’de ise 7 şiddetinde depremler meydana gelmiştir.
Yerleşim yerlerini doğru seçmezseniz, faylar üzerine yapılaşmaya izin verirseniz, kentsel dönüşümleri yanlış yapar, rant merkezli yaklaşırsanız, sıvı zeminler üzerine bina inşa ederseniz, böyle tablolarla karşılaşmaya devam ederiz.
Biz depremden dolayı bir hemşerimizin daha hayatını kaybetmesini istemiyoruz.
Depremde hayatını kaybeden vatandaşlarımıza bir kez daha Allah’tan rahmet diliyor, yaralılarımıza acil şifalar diliyoruz.
Depremde arama kurtarma faaliyetlerinde görev yapan kamu görevlilerimize, gönüllü vatandaşlarımıza, ilk günden itibaren yardım ulaştırmak için yollarda olan tır, kamyon şoförlerimize, bölge insanımız için seferber olan aziz milletimize çok teşekkür ederiz.
Bir bilim insanımızın dediği gibi; “Deprem öldürmez, Binalar öldürür.”
İktidar depremde sınıfta kalmıştır. En önemli olan ilk iki gün vatandaşlarımızı kaderine terk etmiştir.
Gelin bizi dinleyin, ortak aklı önemseyin, rant için değil halk için kentler inşa edelim, tedbiri hep birlikte alalım.
Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün söylediği gibi “Bu vatan, çocuklarımız ve torunlarımız için cennet yapılmaya layıktır.”
Eyyup TAŞ