Oldukça artış gösteren kanser türlerinden sinsi bir şekilde ilerleyenlerden biri de böbrek kanseri. Her yıl 10 bin kişiden birine böbrek kanseri tanısı konulmakla birlikte böbrek kanseri sinsi bir seyir gösterdiğinden dolayı tanı konulduğunda, hastaların %25'inde hastalık ilerlemiş ve yayılmış olmakta. Hastalığın erken anlaşılması ve erken müdahale yapılabilmesi için konu hakkında bilgi sahibi olmakta yarar var. Konu ile ilgili çeşitli uzman bilgilerini sizler için bir araya getirdik. İşte böbrek kanseri ve bu kansere dair bilmeniz gerekenler;
Böbrek kanseri böbrek içinde habis (kötü huylu) hücre büyümesidir (bir tümör). Tıbbi ismi böbrek hücreli karsinomdur. Böbrekteki tümörler selim (iyi huylu) de olabilir. Böbrek kanseri genel bir terimdir. Böbrekte farklı tümör çeşitleri ve farklı hastalık evreleri bulunur. Tedaviniz ve yasayacaklarınız tümöre ait özelliklere ve tıbbi ekibinizin tecrübesine göre değişir.
Hastalığın dönemleri
Böbrek kanserinin farklı dönemleri vardır. Tümör böbrekte sınırlı ve yayılmamışsa lokalize böbrek kanseri olarak adlandırılır. Lokal ilerlemiş böbrek kanserinde tümör böbreğin dışına çevreleyen dokuya doğru büyümüş, venlere, adrenal bezi ve lenf nodlarına uzanmıştır. Uzak lenf nodlarına veya diğer organlara sıçramışsa doktorlar metastatik hastalıktan bahseder.
Böbrek kanseri için risk faktörleri
Böbrek kanserinin sebeplerini saptamak genellikle zordur. Genel risk faktörleri sigara ve obezitedir. Birinci derece akrabasında böbrek kanseri olanlar ve yüksek kan basıncı olanlar da risk altındadır. Bazı yaşam tarzı değişiklikleri, en önemlisi sigaranın bırakılması, sağlıklı kilonun korunması böbrek kanseri gelişme riskini azaltabilir.
Böbrek Kanseri İçin Risk Faktörleri Nelerdir?
Bir kişinin belirli bir hastalığa yakalanma şansını arttıran herşey o hastalık için risk faktörü sayılır. Erkelerde böbrek kanseri olma ihtimali kadınlara göre 2 kat daha fazladır. Risk faktörleri şu şekilde sınıflandırılabilir;
1- Çevresel veya işe bağlı risk faktörleri:
· Sigara kullanımı
· İçerisinde fenasetin olan ağrı kesiciler
· Asbest işinde çalışanlar
· Kadmiyum işinde çalışanlar
2- Aileden geçiş: Tüberoz skleroz veya Von Hippel Lindau Hastalığı olan ailelerde böbrek tümörü görülme sıklığının arttığı bildirilmiştir.
Ailesel böbrek tümörlerinin iki taraflı olma özellikleri vardır.
3- Diyet ve kilo: Bazı çalışmalar şişman ve yağlı yiyecek ile beslenenlerin böbrek kanseri olma riskinin fazla olduğunu bildirmiştir.
4- Hipertansiyon (Yüksek Tansiyon)
Böbrek Kanseri Tanısı Nasıl Belirlenir?
Tanıda klasik üçlü olarak bilinen idrarda gözle görülür kanama, yan ağrısı ve ele gelen kitle hastaların ancak %10-15’inde görülür. Birçok vaka herhangi bir nedenle yapılan görüntüleme sırasında tesadüfen saptanmaktadır.
Hastaların az bir bölümü de yayılıma bağlı yakınmalar nedeni ile başvurur; örneğin akciğer metastazında öksürük ve nefes darlığı, kemik metastazında kemik ağrısı veya kırık oluşması gibi. Bu şikayetler tanıya yardımcı olabilmektedir.
Böbrek toplayıcı sistem kanseri şüphesi oluşan hastalarda bilgisayarlı tomografi (CT) veya manyetik rezonans (MRI) görüntüleme tanıya yardımcı olabilir. Ancak bazen tanıyı koymak için fleksibl üreteroskop ile idrar yolundan girerek böbreğe ulaşmak ve tümörden biopsi almak gibi bir yöntem de gerekebilmektedir. Küçük tümörlerde bu yöntemle tümörü lazerle tedavi etmek de mümkündür.
Görüntüleme yöntemlerinin yaygın olarak kullanımı ile rastlantısal tanı konulan böbrek kanserlerinin oranı giderek artmaktadır. Günümüzde böbrek kanserlerinin 3/4 ’ünün rastlantısal olarak teşhis edildiği bildirilmektedir.
Böbrek Kanseri Nasıl Yayılım Yapar?
Böbrek kanserleri en sık akciğere metastaz (yayılım) yapar. Kanser daha az sıklıkla karaciğer, kemikler, böbrek üstü bezi, beyin ve lenf düğümlerine de yayılabilir.
Tümör çapı büyüdükçe, metastaz yapma riski de artar. Hekim gerekli gördüğü takdirde akciğer grafileri, kemik sintigrafisi, pozitron emisyon tomografisi gibi incelemelerle tanıyı netleştirir.
Böbrek Kanserinin Evreleri
Böbrek kanserinin teşhis ve tedavisinde hangi aşamada olduğu önemlidir. Bu nedenle hekim öncelikle hastalığın hangi aşamada olduğuna dair evreleme yapar. Kanserin evresine göre tedavi yöntemleri değerlendirilir.
Evre 1: Böbrek kanserinin ilk evresinde; tümörlü doku böbrekle sınırlıdır. Boyutu 7 cm’den daha fazla değildir.
Evre 2: Böbrek kanserinin ikinci evresinde tümör halen böbrekle sınırlıdır. Yakın organlara ya da lenf düğümlerine yayılım yoktur. Ancak Tümörlü dokuların boyutu 7 cm’den daha büyüktür.
Evre 3: Böbrek kanserinin üçüncü evresinde tümörlü dokular böbreğin yanı sıra böbrek toplar damarı (renal ven) veya ana toplar damar (vena kava) gibi büyük damarların içerisine ya da böbreği çevreleyen yapıların dışına çıkmayacak şekilde (Gerota fasyası), böbreğin etrafına yayılım göstermeye başlamıştır ancak uzak organ metastazı yoktur. Lenf nodu yayılımı olabilir.
Evre 4: Bu evrede kanser lenf nodu metastazına bakılmaksızın, uzak organ metastazı olmadan, böbreği çevreleyen yapıların dışında büyüme göstermektedir ya da uzak organlara metastaz yapmıştır.
Böbrek kanseri tedavisi nasıl yapılır?
Siz ve tedavi ekibiniz böbrek kanserinin tedavi seçeneklerini birlikte tartışabilirsiniz. Sizin için en iyi yaklaşım, genel sağlık durumunuz, böbrek kanserinin türü, kanserin yayılıp yayılmaması ve tedavi tercihleriniz dâhil olmak üzere, bir dizi faktöre bağlıdır.
Böbrek kanseri ameliyat
Çoğu böbrek kanseri için ana tedavi yöntemi, tümörü çıkarmak ve böbreğin doğal fonksiyonlarını korumak için yapılan ameliyatlardır. Böbrek kanseri tedavisinde kullanılan cerrahi işlemler arasında aşağıdakiler sayılabilir:
- Etkilenen böbreğin alınması (Nefrektomi). Radikal nefrektomi bir böbreğin tam olarak çıkarılması, sağlıklı dokunun bir kısmının alınması ya da bazı durumlarda, lenf nodları, böbrek üstü bezleri ya da diğer yapılar gibi, başka yakın dokuların alınmasını kapsayabilir. Cerrah nefrektomiyi batından ya da yandan tek bir kesi yoluyla (açık nefrektomi) ya da karında bir dizi küçük kesi yoluyla (laparoskopik ya da robot yardımlı laparoskopik nefrektomi) gerçekleştirebilir.
- Tümörün böbrekten çıkarılması (Parsiyel nefrektomi). Böbrek koruyan ya da nefron koruyan ameliyat olarak da bilinir. Cerrah, tüm böbreği almak yerine tümörü ve çevresindeki az miktarda sağlıklı dokuyu çıkarır. Bu, açık bir işlem olarak ya da laparoskopik ya da robot yardımıyla yapılabilir. Böbrek koruyan ameliyat küçük böbrek kanserlerinde yaygın kullanılan bir tedavi yöntemidir ve yalnızca bir böbreğinizin olması durumunda bir seçenek olabilir. Mümkün olması halinde, böbrek koruyan ameliyat genelde böbrek fonksiyonlarını korumak ve böbrek hastalığı ve diyaliz ihtiyacı gibi daha sonra oluşabilecek komplikasyon riskini azaltmak için radikal nefrektomiye tercih edilir.
Doktorunuzun tavsiye edeceği ameliyat çeşidi, sizdeki kansere ve evresinin yanı sıra genel sağlık durumunuza bağlıdır. Ameliyat kanama ve enfeksiyon riski taşımaktadır.
Kanserin böbrekte sınırlı kalması halinde ameliyat genellikle ihtiyaç duyulan tek tedavi yöntemidir ve ilaç veya radyoterapi gerekmez. Tek gereken rutin takip muayeneleridir.
Cerrahi olmayan tedaviler
Bazı bireylerde, küçük tümörleri yok etmede ameliyatsız alternatif tedavi seçenekleri bulunmaktadır. Bu seçenekler aşağıdakileri içerir:
- Kanser hücrelerini dondurma tedavisi (Kriyoablasyon). Kriyoablasyon için cildinize içi boş olan özel bir iğne yerleştirilir ve ultrason ya da başka görüntüleme yöntemleri kılavuzluğunda böbrekteki tümöre ulaşılır. İğne içindeki soğuk hava, kanser hücrelerinin soğutulması ya da dondurulması için kullanılır.
- Kanser hücrelerini ısıtma tedavisi (radyofrekans ablasyonu). Radyofrekans ablasyonda, özel bir prob ciltten girilir ve probun yerleşimini yönlendirmek üzere ultrason ya da başka görüntüleme kılavuzluğunda böbrek tümörü içine ilerletilir. İğneden elektrik akımı geçerek kanser hücrelerine müdahale edilir ve kanser hücrelerinin ısıtılması ya da yakılması sağlanır.
Bu işlemlerin bazı hastalar için avantajları bulunmaktadır ve diğer cerrahi işlemlerin uygulanamadığı kişilerde ve böbrek tümörü küçük olan bireylerde potansiyel bir seçenektir.
İlerlemiş ve nükseden böbrek kanserinde tedaviler
Nükseden ve vücudun diğer alanlarına yayılan böbrek kanserlerinin tedavisi mümkün olmayabilir, fakat bunlar tedavi ile kontrol altına alınabilirler. Bu durumlarda, tedavi seçenekleri aşağıdakileri içerebilir:
- Mümkün olan en çok miktarda böbrek tümörünün çıkarılmasını amaçlayan ameliyat. Ameliyatla kanserin tamamen çıkarılması mümkün olmasa da, bazı durumlarda kanserin mümkün olan en çok miktarda çıkarılması yararlı olabilir. Ameliyata, aynı zamanda vücudun diğer bir alanına yayılmış kanseri çıkarmak için başvurulabilir.
- Kanserle savaşmak için bağışıklık sisteminizden yararlanan ilaçlar (biyolojik tedavi). Biyolojik tedavi (immunoterapi) kanserle savaşmak için vücudunuzun bağışıklık sistemini kullanır. Bu kategorideki ilaçlar arasında, vücudunuzda üretilen kimyasal maddelerin yapay hâli olan İnterferon ve Aldesleukin (Proleukin) bulunmaktadır. Nivolumab (Opdivo), bazı durumlarda ileri evre renal hücreli karsinomun tedavisinde kullanılan bir immunoterapidir.
- Hedefe yönelik tedavi. Hedefe yönelik tedaviler, böbrek kanseri hücrelerinde görülen ve çoğalmalarına neden olan belirli anormal sinyalleri engeller. Bu ilaçlar, vücudun başka bölgelerine yayılan böbrek kanserinin tedavisinde umut vaat etmektedir. Hedefe yönelik ilaçlar olan Cabozantinib (CaboMetyx), Axitinib (Inlyta), Bevacizumab (Avastin), Pazopanib (Votrient), Sorafenib (Nexavar) ve Sunitinib (Sutent); kanser hücrelerini besleyen ve yayılmalarına imkan tanıyan kan damarlarının büyümesinde rol oynayan sinyalleri engellerler. Temsirolimus (Torisel) ve Everolimus (Afinitor), kanser hücrelerinin çoğalmasına ve hayatta kalmasına neden olan sinyalleri engelleyen hedefe yönelik ilaçlardır. Araştırmacılar, belirli genlere sahip hastaların, belirli hedefe yönelik tedavilere ne şekilde yanıt vereceği ile ilgili çalışmalar yapmaktadır.
- Radyasyon tedavisi. Radyasyon tedavisi kanser hücrelerini öldürmek için X ışınları gibi çok güçlü enerji demetlerini kullanılır. Radyasyon tedavisi bazen kemik ya da beyin gibi vücudun başka bölgelerine yayılan böbrek kanserini kontrol altına almak ya da belirtilerini hafifletmek amacıyla kullanılır.
- Klinik çalışmalar. Tümör türünüze, kanserin evresine ve prognozunuza bağlı olarak doktorunuz size ilgili klinik araştırma çalışmaları hakkında bilgi verebilir. Bazı klinik çalışmalar, potansiyel olarak kullanılabilecek tedavilerin güvenliğini ve etkililiğini değerlendirir. Diğer klinik çalışmalar, hastalığı engellemek ya da teşhis etmek amacıyla yeni yollar bulmayı amaçlar.
Kaynak; www.acibadem.com.tr / www.uroturk.org.tr / www.florence.com.tr / www.neolife.com.tr