Yukardaki başlık, Doç. Dr. Osman Taştekin Hocamıza ait olan ve henüz piyasaya çıkmış kitabın adıdır.
Kitap adından da anlaşılacağı üzere, Alevilik öğretisinde önemli bir yeri teşkil eden ahlaki değerler ve bunun eğitimini konu edinen bir muhtevaya sahip.
Kitap, genel ahlaki norm ve değerlerin öneminin yanında, Alevilikteki temel kaynaklardan da yararlanarak gelenekteki değer kaidelerini çok sade ve anlaşılır bir dille ele alarak bilimsel bir çalışma formunda hazırlanmış.
Yazar, bu kitabı yazma gayesini şöyle ifade ediyor: “bu çalışma, insana ve insanlar arası sosyal içerikli ilişkilere son derece önem verdiği düşünülen Alevi-Bektaşi inanç yapısı içinde ahlak kavramına nasıl yaklaşıldığını, ahlak eğitimine verilen önemi, kaynakları ve bu süreç içinde hangi unsurların devrede olduğunu göstermeyi amaçlamaktadır.”
Bu noktada çok önemli bir tespitte bulunuyor yazar: “Alevi-Bektaşi inanç yapısı İslam dışında değil tam tersine İslam’ın içinde tasavvufi bir yorum olarak değerlendirilmiştir. Bir kısım müntesiplerinin ya da dışarıdan müdahil olanların iddia ettiği gibi ayrı bir din ya da İslam dışı bir felsefi yapı olarak düşünülmemiştir.”
Yazar, başta Makalat olmak üzere Cafer-i Sadık Buyruğu, Şeyh Safi Buyruğu, Erkanname, Velayetname, Kitab-ı Cabbar Kulu gibi klasiklerin yanında onlarca kitap, makale ve bildirilere kadar pek çok eseri tarayarak bu güzel eseri meydana getirmiş.
Gelenekteki ahlak eğitimini irdelerken yazar, konunun örgün ve yaygın öğretim şekliyle işlenişine dikkat çekerek konuyu detaylandırmış.
Bunu yaparken de DKAB dersindeki öğretiyle ilgili olan konuların yanında, yaygın din eğitimi bağlamında cem, cemevi, dede, talip, rehber gibi fonksiyonel mekanlara ve kişiliklere temas etmiş.
Yazar, konuların akışı içerisinde, Alevi-Bektaşi öğretisini besleyen Hacı Bektaş-ı Veli gibi rol-model kişilere ve eserlerine de yer vermiş. Bu anlamda yazar, geleneğin saygın şahsiyetlerini ve eserlerini de okuyucuyla buluşturmak suretiyle önemli bir hizmette bulunmuş.
Ahlak deyince herkesin aklına gelen edep hususuna da dikkat çekilmiş eserde. Bu meyanda, Alevi yazınında ‘edeb’ sözcüğünün kökünü oluşturan E-D-B harflerinin, eline, diline, beline sözcüklerinin baş harfleri olarak alındığına dikkat çekilmiş.
Kitapta, Aleviliğin ‘olmazsa olmaz’ yolu olarak bilinen “Dört Kapı Kırk Makam”ın yer almaması bir eksiklik olarak görünse de “Üç Sünnet Yedi Farz”la bu açıklık bir anlamda kapatılmış.
Sonuç kısmında Alevilikte esas alınan iki temel kaynak Ehl-i Beyt ve klasik eserlere vurgu yapılarak bu eserlerin bir takım öğretim yöntem ve teknikler kullanarak pedagojik yaklaşıma uyduğu kanaatine varılmıştır.
Bir diğer altı çizilen husus da bu öğretide din, dil, ırk, inanç ayırımı yapmaksızın ‘yetmiş iki milleti bir görmek’ veya ‘yaratılanı Yaratandan ötürü sevmek’ ilkeleri bağlamında insana, sevgiye, insanlar arasındaki ilişkiye gösterilen önemdir.
Neticede diğer bütün inanç ekollerinde olduğu gibi, İslam’ın özgün bir yorumu olan Alevilikte de hedef kaliteli insan yetiştirmektir. Bu anlamda eğitim şarttır.
Bu eğitimin çok önemli bir ayağı olan ahlak eğitiminin niceliği ve niteliği noktasında çok kıymetli bilgiler veren bu değerli kitabı önemsiyor, dostlarımıza tavsiye ediyoruz.
Bu güzel kitabın hazırlanmasında çok kıymetli mesaisini ve emeğini harcayan sayın hocamız Osman Taştekin’i kutluyor, başarılı çalışmalarının devamını diliyoruz.